Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) öğrencisi Rojin Kabaiş' in ölümünün üzerinden bir yılı aşkın süre geçti. Başlarda intihar olarak değerlendirilse de Rojin'in cansız bedeni bulunduktan aylar sonra 2 erkeğe ait DNA bulunmuş, buna da bulaş olabilir denmişti. Tüm bu gelişmeler normalin üzerinde bir yavaşlıkla ortaya çıkarken, Rojin' in babası davanın takipçisi oldu ve neredeyse her gün kampüs bahçesinde, kızının intihar etmediğini söyledi. Olayın üzerinden yaklaşık 13 ay geçmişken, 12 Ekim'de Rojin'in vücudunda bulunan iki erkeğe ait DNA'nın bulaş olmadığı kesinleşti. DNA'ların birinin Rojin'in göğüs bölgesinde ötekinin ise vajinasının iç kısmında olduğu ortaya çıktı.
Bu durumun üzerine YYÜ öğrencileri, Van Kadın Platformu ve İnsan Hakları Derneği, Rektörlük binası önünde oturma eylemi gerçekleştirip daha sonra Van Adli tıp Kurumu'na yürüdüler. Bununla birlikte, ATK önünde ortak bir basın açıklaması yapıldı.
YYÜ Öğrencilerinin Rektörlük önünde yapacağı oturma eylemine, Rektörlük başta izin vermediyse de daha sonra öğrencilerin ısrarı üzerine izin verildi. YYÜ Öğrenci Topluluğu ile Üniversite'nin Bilgisayar Programcılığı öğrencilerinden Barış Metin'in organize ettiği 'Sessiz Çığlık' başlıklı oturma ve sessiz kalma eylemi gerçekleştirdiler.
Barış Metin, Rojin Kabaiş davasına dair yazdığı metinde şunlara yer verdi: "Rojin'in ardından neden diye soran herkes aslında insanlığın en temel sorunu soruyor. Neden kadınlar hala güvende değil? Neden bu olaylara sessiz kalıyoruz? Neden alışıyoruz? İşte bugün bu nedenlerin karşısında yeter! demek için geldik. YYÜ önünden ülkeye sesleniyoruz! Biz adalet istiyoruz! Adalet varsa yaşam vardır."
Metin, tüm öğrenciler adına olayın takipçisi olacaklarını ve her şey ortaya çıkana kadar adalet isteyeceklerini vurguladı.
Öğrenciler, on dakikalık oturma eyleminin ardından sloganlar eşliğinde ATK'nın önünde yürüyerek Van Kadın Platformu ve İnsan Hakları Derneğinin ortak yaptığı basın açıklamasına katılım sağladı. Basın açıklamasında Van Millet Vekili Gülderen Varlı, Dem Parti Van İl Eş Başkanı Gülşen Kurt, birçok önemli isim ve yüzlerce YYÜ öğrencisi vardı.
Dernekler adına basın açıklamasını Rojin Kabaiş dosyasının Avukatı Fatma Ülgen yaptı. Ülgen Konuşmasında, "Rojin Kabaiş dosyasında yükümlülüklerin yerine getirilmediği; delillerin zamanında toplanmadığı, otopsi sürecinde ailenin ve vekillerinin sürece dâhil edilmediği ve dosyanın başından bu yana şeffaflık ilkesinden uzak bir biçimde yürütüldüğü görülmektedir. Rojin Kabaiş dosyası, kadınların şüpheli ölümlerinde sıklıkla karşımıza çıkan "intihar" algısı ve cezasızlık pratiğinin bir başka örneğini teşkil etmektedir" diyerek ülkemizde kadın cinayetlerinin mevcut durumunun altını çizdi.
Ülgen, dosyada sorumluluğu tüm kişiler hakkında yasal sürecin sonuna kadar sürdürüleceğini söyleyip, "Mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz!" dedi.Kaynak Bölge gazetesi