Aksa Tufanı'ndan bu yana kazanımlarımız ve değişen dengeler...
Dünya eskisi gibi olmayacak
Terör devleti İsrail Gazze’de bataklığa saplandı. İsrail’in kara birlikleri ağır kayıplar veriyor. “Ateşkes” çağrılarının yoğunluk kazanması bile İsrail’in artık bir çıkış aradığını gösteriyor. Ateşkes sağlansa, İsrail Gazze’den çekilse bile, arkasında bıraktığı yıkım asla unutulmayacak. Üstelik yıkım sadece Gazze’de değil; İsrail’in bu son soykırım girişimi dünyayı köklü şekilde değiştirdi. Artık dünyada hiçbir şey eskisi gibi olmayacak.
1. İsrail’in soykırım girişimine açık destek veren Batı ile Müslümanların ilişkisi daha da keskinleşti. Batı’nın maskesi düştü ve Haçlı barbarlığı artık tekrar gizlenemeyecek şekilde belirginleşti. İnsan haklarından basın özgürlüğüne, ifade hürriyetinden hukuka kadar Batı, yücelttiği tüm değerlerde samimiyetsiz olduğunu gösterdi.
2. İslam coğrafyasındaki Batı hayranlığı bundan sonra daha fazla sorgulanacaktır. Batı içindeki Müslümanların huzursuzluğu daha da artacaktır.
3. Müslümanları içten çürüten Batı ve İsrail destekli yapılar işlevini tamamen yitirecektir. Örneğin FETÖ artık ABD ve Avrupa için de faydasız bir örgüte dönüşmüştür. Bu ve benzeri örgütlerin tasfiyesi hızlanacaktır.
4. Gazze’deki soykırım girişimi tüm dünyada Siyonizm tehlikesini gözler önüne serdi. Siyonizm’in, tamamen dini motivasyonla, Yahudiler dışındaki her insanı öldürmeye iman etmiş barbarlığı, yobazlığı, gözü dönmüşlüğü ifşa oldu. Bundan sonra dünyanın hiçbir yerinde, hiçbir Siyonist emniyet içinde olmayacaktır.
5. İslam ülkelerinin halkları, İsrail terörü karşısında sessiz ve tepkisiz kalan devletlerini daha fazla sorgulayacaklardır.
6. Arap devletlerinin de yeşil ışık yaktığı Filistin toprakları dışında bir Filistin devleti projesi tamamen rafa kalkacaktır.
7. İsrail son dönemde tam da bazı Arap devletlerini yanına çekebilmişken şimdi yapayalnız kaldı. Bundan sonra hiçbir İslam ülkesi İsrail’le sonuçlarını göze almadan işbirliğine yanaşamayacaktır.
8. Gazze’deki soykırım, İsrail ekonomisini ve siyasetini yerle bir edecektir. İsrail’in kendisini toparlayabilmesi mümkün olmayacaktır.
9. Hamas başta olmak üzere Filistin direniş örgütleri İsrail zulmünde anne-babalarını, kardeşlerini çocuklarını kaybeden kahraman, korkusuz gençlerden oluşuyor. Son Gazze saldırılarında hayatta kalabilen her bir çocuk geleceğin mücahidi olacak. Canından başka kaybedecek şeyi kalmayan korkusuz gençler İsrail’in kâbusu olacak. İsrail’in güvenliği düne nazaran bugün çok daha kırılgan.
10. İsrail’in milyarlarca dolarlık silah yatırımlarının, bir o kadar propaganda yatırımının hiçbir işe yaramadığı bu süreçte daha net görüldü. Bütün dünyada mazlum Filistin’in sesi zalim İsrail’den daha çok yankı buluyor. Özgür medyanın propagandayı alt edebileceği görüldü.
BOYKOT İYİDİR
Türkiye’de her türlü eyleme burun kıvıran bir tayfa var. “Mitinglerde toplandınız, slogan attınız, boykot yaptınız da ne oldu?” diyerek sürekli atılan taşla ürkütülen kurbağa arasında çıkar hesabı yapıyorlar. Tekrar hatırlatalım: Biz zaferle değil, seferle mükellefiz. Küçük bir hareketi Allah büyük bir fırtınaya dönüştürecek kudrettedir. Ayrıca zor zamanlarda nerede, hangi tarafta durduğumuzu göstermek bile anlamlıdır. Eylem diri tutar.
RSF ve CPJ
Paris merkezli Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü (RSF) ve New York Merkezli Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJ), Türkiye’de muhalefetten, özellikle de PKK’dan aldığı yalan yanlış bilgilerle raporlar hazırlayıp basın özgürlüğü konusunda Türkiye’yi karalarlar. Bizim muhalefet de her rapor yayınlandığında bu örgütlerin borazanlığını yapar. Gazze’de 38 gazeteci İsrail tarafından katledildi. Her iki basın örgütünün sitelerine girip incelediğinizde, 38 gazetecinin katillerini bulmakta epeyce zorlanıyorsunuz. Suçlu İsrail’i aklamak için kırk dereden su getiriyorlar. Raporlar öyle dikkatli yazılmış ki, 38 gazetecinin Hamas tarafından öldürüldüğü, en azından Hamas-İsrail savaşında “öldükleri” sonucu çıkıyor. Bu örgütler basın özgürlüğü endekslerinde Türkiye’yi en son sıralara yazarken İsrail’i özgür ülkeler kategorisine sokuyorlar. RSF ve CPJ “milli vazifelerini” ifa ediyorlar; onların verileriyle içerde Türkiye’yi sıkıştırmaya çalışanlara yazıklar olsun.
KADİR MISIROĞLU’NU ÖZLEDİK
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener Hamas’a terör örgütü diyerek İsrail’e büyük bir ta’zimle selam çakarken, yakın zamanda Hakk’a uğurladığımız merhum Kadir Mısıroğlu’na da sataştı. 100 tane İlber Ortaylı, 1000.000.000 (bir milyon) tane Celal Şengör 1 tane Kadir Mısıroğlu etmez. Üstelik Kadir Mısıroğlu tacizci de değildi; edepli, ahlaklı, namuslu bir tarihçiydi. 100’üncü yılında Cumhuriyet’in çokça konuşulduğu şu günlerde, Kemalizm’i cesaretle eleştiren Kadir Mısıroğlu’nun eksikliği hissediliyor. Mekânı Cennet olsun.
Aydın Ünal / Yeni Şafak