Deva Partisi Muradiye İlçe Başkanı Sultan Bilici, Van'da basın mensuplarıyla bir araya gelerek ilçede yaşanan sorunlar hakkında açıklamalarda bulundu.
Deva Partisi Muradiye İlçe Başkanı Sultan Bilici, Van'da basın mensuplarıyla bir araya gelerek ilçede yaşanan sorunlar hakkında açıklamalarda bulundu. Muradiye ilçesinde çok ciddi sorunların baş gösterdiğini belirten Başkan Bilici, ilçenin adeta kaderine terk edildiğini vurguladı.
Deva Partisi Muradiye İlçe Başkanı Sultan Bilici, İdari Mali İşler Başkanı Erdem Erol ile birlikte, parti binasında kentteki basın mensuplarıyla bir araya gelerek, Muradiye'de yaşanan sorunlara ilişkin açıklamalarda bulundu.
Devlet Su İşleri İşletme Şefliği, Türkşeker A.Ş., Tapu Kadastro Müdürlüğü, Ceza İnfaz Kurumu, Yüksekokul gibi kurumların ilçeden gitmesiyle, Muradiye'nin gün geçtikçe geriye gittiğini ve 2019'da 51 bine yakın nüfusunun olduğunu belirten Bilici, açıklanan son verilerle birlikte ilçe nüfusunun 44 bine kadar düştüğünü söyledi.
Muradiye ilçesinin her anlamda geride kaldığını ve göç vermeye devam ettiğini belirten Bilici, özellikle istihdam alanlarının olmamasından kaynaklı göçlerin devam ettiğini ve çalışmak için batıya gitmek zorunda kalan gençlerinin cenazelerinin gelmeye devam ettiğini vurguladı.
"MURADİYE İLÇESİNİN NÜFUSU HER GEÇEN GÜN AZALIYOR"
İlçede yaşanan sorunlar hakkında bilgiler veren Başkan Bilici, "Bugün ilçemizin yıllardır süre gelen sıkıntıları hakkında bilgi vermek istiyorum. Muradiye ilçesi bilindiği 1934 yılında kurulmuş ve Van'ın ilk ilçelerindendir. Hâlihazırda kendi nahiyesi çevresinde bulunan Erciş ve Çaldıran bir zamanlar Muradiye'nin nahiyesiyken, bugün il olmaya aday olan ilçelerdir. Bu iki ilçe maalesef şu an Muradiye'yi geçmiş durumdadır. Buna sebep olan şeylerin başında, Muradiye'nin hem kentsel durumu, hem de coğrafik durumudur. Kentsel durumuna baktığımızda Muradiye'nin altyapısal bir şekilde hiçbir zaman kalkınamaması ve son 22 yıldır Muradiye'nin bütün kazanımlarının ilçeden taşınması ve gitmesidir. Bunların başında Devlet Su İşleri İşletme Şefliği, Türkşeker A.Ş., Tapu Kadastro Müdürlüğü, Ceza İnfaz Kurumu, Yüksekokul gibi kurumların ilçeden gitmesidir. Muradiye'nin belli başlı ana sıkıntılarından bir tanesi de, Muradiye havzası 120 bin hektar sulama alanına sahipken, bugün sadece 15 bin hektar alanının sulanabilmesi, insanların arazilerini işletmeyip, batıya göç etmesine neden oluyor. Malumunuz Van ve çevresindeki ilçelerde yaşayan ve batıya çalışmak için giden gençlerimiz hemen hemen bir kişi inşaatlardan düşerek hayatını kaybediyor. Bunun da en büyük sebebi, Van başta olmak üzere ilçelerde istihdam alanlarının olmamasıdır. Bugün kayyum belediyeciliği başta olmak üzere, diğer belediyeler istihdam alanında projeler üretmelidir. Bu şekilde ancak bunun önüne geçebiliriz. Muradiye ilçesinin 2019'da güncel nüfusu 50 bin 296 kişi olarak kayıtlara geçerken, bugün 44 binlere kadar düştü. Diğer ilçelerin nüfusu artarken, maalesef Muradiye ilçesinin nüfusu her geçen gün azalıyor" dedi.
"MURADİYE'DE GÖÇÜN ÖNÜNE GEÇECEĞİZ"
Deva Belediyeciliğinde gençlere yönelik istihdam alanı oluşturmak için güzel projeler hayata geçireceklerini belirten Bilici, "İnşallah halkımız bize yetki ve destek verirse, bu projeleri ilçemizde tek tek hayata geçireceğiz. İnsanlarımıza yapacağımız şeffaf hizmetlerle, istihdamı sağlayarak Muradiye'de göçün önüne geçeceğiz. İnsanlarımıza iş kapıları, aş kapıları, kazanç kapıları açacağız. İnşallah bunu başarmak için yola çıktık. Yine ilçemizde tarım sulama alanında ciddi sıkıntılar var. Muradiye'nin kendi öz kaynakları var. Morgedik ve Sarı Mehmet Barajları Muradiye sınırları içerisinde yer alan kaynaklardır. Ama maalesef Morgedik Barajı Erciş'e, Sarı Mehmet Barajı ise Van'daki tarım arazilerine su veriyor. Dolayısıyla Muradiye'ye sulama kısmında hizmet eden sadece bir tane gölet baraj kalıyor. O da en fazla 15 bin hektar arazinin kısmi derecede sulanmasına vesile oluyor. Muradiye havzası geçen yıl, rekolte açısından gerçekten Erciş'i geçen, hatta Ahlat'la yarışan bir ilçedir. Ahlat tarım olarak gelişmiş bir ilçe ama Muradiye ilçesi, kısmi bir derecede sulanma olmasına rağmen, rekolteyi aşan bir duruma gelmiştir. Çünkü üreticisi, çiftçisi çalışkan bir ilçedir. Geldiğimiz noktada Muradiye ilçesi sahipsiz. Muradiye ilçesi son 22-23 yıldır AK Parti iktidarında yalnızlığa terk edildi. Kaderine terk edilmiş bir ilçedir. Gelen, giden üstüne basa basa, rant devşire devşire Muradiye'yi bu noktaya getirdi. Muradiye bir mahalle vasfını taşıma noktasına gelmiştir. Amacımız Muradiye'nin sorunlarını dile getirmek ve bunları her platforma dile getirerek, söylemlerimizi de eylemlere dökmek istiyoruz" diye konuştu.
"UYUŞTURUCU KULLANIMI 12 YAŞA KADAR DÜŞTÜ"
Uyuşturucu madde sorunun Muradiye'nin yanı sıra Van'ın ve bölgenin en büyük sıkıntısı haline geldiğini söyleyen Bilici, "Yabancı madde bağımlılığı yaşayan gençlerimiz var ve bunları kendi gözümüzle görüyoruz. Bu gençlerimizin ıslah edilip, AMATEM'lerde tedavi edilmeleri için hiçbir çaba sarf edilmiyor. Öncelikli olarak uyuşturucu maddeyi temin eden, gençlerimizi zehirleyen, aracıları araştırmak gerekiyor. Bunların tespit edilip, en ağır şekilde cezalandırılması gerekiyor. Bugün uyuşturucu kullanımı 12 yaşa kadar düştü. Bunların görünce içimiz parçalanıyor. Hiçbir zaman buradaki gençlerimizin kaderine terk edilmesini istemiyoruz. Herkes siyaset yapabilir. Bizim siyaset bakımından iki kutba sıkıştırılmış halkın, kendi kaderine terk edilmesi gibi bir duruma göz yummamız, kesinlikle imkânsız. Çünkü neticede biz buranın halkıyız. İnsanlarımıza, gençlerimize sahip çıkmamız gerekiyor. Hem istihdam da, hem sosyal hayatta hem onların yanında olmamız gerekiyor. Gençlerimiz düştükleri zaman sarılacakları ilk iş olarak yabancı madde olmamalıdır. Gençlere yönelik sosyal sorumluluk projeler geliştirilmesi gerekiyor. Hâlihazırda Muradiye'ye bu anlamda birkaç tane proje var. Bunların arttırılması gerekiyor. Gençlerimizin sosyal alanlara yönlendirilmesi gerekiyor. Ama bunun yanında çok acil bir şekilde istihdam alanlarının oluşturulması gerekiyor. Muradiye'den göçü engellemek için, bir ilçe vasfını kaybetmemesi için, kamu kurumlarının tekrar ilçeye kazandırılması için yapılması gereken ne varsa yapılmalıdır" ifadelerini kullandı.
"MURADİYE'DE HER YIL 100 TONUN ÜZERİNDE YÜN İMHA EDİLİYOR"
Muradiye ilçesinin hayvancılıkta da geriye gittiğini belirterek, "İlçemiz küçükbaş hayvancılıkta eskiden çok iyi noktaydı. Bugün gelinen noktada maalesef bunu göremiyoruz. İlçemizde bugün yün ham madde işletme atölyesi dahi yok. Bugün Avrupa'daki ülkelerde bir gram yünün heba olmaması için çalışmalar yapılıyor. Oradaki hammadde işletme atölyeleri harıl harıl çalışıyor. Ama Muradiye'de her yıl 100 tonun üzerinde yün imha ediliyor. Kimyasal polyester kullanacağınıza, organik yün kullanın. Ama devletin mekanizmaları, devletin sosyal ilişkilerini sağlayan kurumları, bunu göz ardı ediyor. Bu fabrikalar kurulursa hem istihdam alanı oluşur, hem de insanlar bu işi yapmak için teşvik edilir. Geçen yıl köye dönüş projeleri yapıldı. Ama bu projelerden kapsamlı bir şekilde faydalanılmıyor. Bu projelere başvuran birçok insan şuan borç harç içinde yüzüyor. Birçok kişi yine bunları bırakarak, tekrar batıya çalışmaya gitti. Parti olarak ön görümüz, yapılacak bütün projelerin detaylı bir şekilde yapılmasıdır. İnsanların kazançlarını attırmak gerekiyor. İnsanlara refah içerisinde bir yaşam sunmamız gerekiyor. Hepimiz bu yörenin insanlarıyız. Buranın acısını, neşesini birlikte yaşıyorsak, bu durumlarda da birlik ve beraberlik içerisinde olmalıyız. İnsanları iki kutup arasına sıkıştırmamız gerekiyor. Alternatiflerimiz var, kadrolarımız var. İnşallah biz bu işin üstesinden geleceğiz" dedi.
"KAYYUM BELEDİYECİLİĞİ HALKI TATMİN ETMEZ"
Daha sonra basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Başkan Bilici, hükümetin çiftçilere yönelik politikalarını doğru bulmadığını belirterek, "Verilen krediler üzerine kredileri takip edecek denetim mekanizmaları yok. Denetimin baştan sona yapılması gerekiyor. Denetim mekanizması olursa, üretime yönelik projeler olur. Projeler doğru düzgün denetlenmediği için rant kapısı haline getiriliyor. Bu kapsamda mevcut hükümetin çiftçilere yönelik projelerini mizansen ve hamaset olarak görüyorum. Kayyumlar ne kadar büyük projeler de yapılsa kayyum belediyeciliği halkı tatmin etmez. Muradiye'de şu anki kayyım belediyeciliğinin çalışmaları takdire şayandır. İyiyse iyi, kötüyse kötü. Ama diğer kayyum belediyeleri olsun veya parti belediyeciliğinde bırakın Muradiye'de hiçbir şey yapılmadı. Kayyum belediyeciliğinde birkaç tane proje ile insanları ne kadar elde tutabilir, göçü ne kadar durdurabilir. İş ancak istihdamla başlar. İstihdamı yaparsın, ondan sonra sosyal alanlar geliştirirsin, akabinde altyapı yapılır. Bugün Muradiye alt yapısız bir ilçedir. Seçimlerde halk inşallah tercihini yapacak. Ortada zarar ve ziyan içinde yıkılmış, virane bir ilçe var. Kimi suçlayacağız? Halka dediğimiz zaman da halk vicdanının rahat olduğunu söylüyor. O zaman veryansın edilmeyecek. Küçük ilçelerde pek fazla particilik yoktur. İnsanlar hizmet yapılacağını gördüğünde o kişiye oy verir. Büyükşehirlerde genelde partizanlık vardır. Muradiye için ortak bir aday hedefliyoruz. Hangi partiyle ortaklaşacağımız daha karar aşamasında. Halkın da paylaşacağı bir aday olacağına inanıyoruz. Muradiye'de çıkaracağımız adayın seçimi kazanacağına inanıyorum" diye konuştu.
VAN BÖLGE GAZETESİ: HACI YILMAZ
