Devlet Bahçeli: Kurt kurdu tanır ancak bunları tanımıyoruz
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, bugün partisinin Meclis'teki grup toplantısında konuştu.
Yaptığı "Öcalan" çıkışının ardından geçtiğimiz günlerde DEM Parti İmralı heyeti ile bir görüşme gerçekleştiren Bahçeli, parti kürsüsünden bu görüşmelerden rahatsız olanlara seslendi.
Partisine gelen milliyetçilik eleştirilerine tepki gösteren MHP Lideri "Kurt kurdu tanır ancak biz bunları tanımıyoruz ve hiç takmıyoruz." diyerek şu ifadeleri kullandı.
"TOP ÇEVİREREK SİYASET YAPMAYA KALKANLAR"
Top çevirerek siyaset yaptığını zannedenlerin süresi dolmuştur. İdare-i maslahata sırtını yaslayanların zamanı geçmiştir. Muhalefeti ülkesine ve milli ülkülere karşı icra edenlerin suyu ısınmıştır.
Gerçeklerle yüzleşmekten kaçanların, yıkım ve korku siyasetini geçim kapısı görenlerin sahne ışıkları sönmüş, istismar heybeleri boşalmış, kaldı ki aynı ezberlerin tutsaklığına sürüklenmeleri işe yaramamıştır. Bizim boşa geçirilecek bir saniyemiz bile yoktur. Yeni yüzyıl, barışın ve huzurun yüzyılı olacaktır.
Yeni yüzyıl, terörsüz ve şiddetsiz Türkiye’nin yükselişiyle perçinlenecektir.Kronik sorunlar çözülecek, Türk milleti mesut, memnun ve mesrur hale gelecektir.
Bundan anormal derecede rahatsız olanları, sinekli ve zehirli mevzilerinde kıpır kıpır fitne ve fesat tahkimatı yapanları görüyor, acınacak hallerini ibretle seyrediyoruz. Bize milliyetçilik dersi vermeye, vatan sevgisi dikte etmeye kalkışan sefih magandalara, serseri mankurtlara ve sefalet markalarına aldırış etmesek bile, gene de birkaç kelamı onlardan esirgemenin haksızlık olacağı kanaatindeyiz.
Hasbelkader Milliyetçi-Ülkücü Hareket’te yer bulan, bu vesileyle itibar kazanan, makam ve koltuk ikbaliyle çevre yapan ve saygı kazanan bir avuç kendini bilmez ahmağın sırf çıkarlarının ikramı kesildi diye ileri geri konuşmaları her şeyden önce edepsiz bir hezeyandır.
"KURT KURDU TANIR ANCAK..."
CHP’ye yanaşmış ve CHP’ye yapışmış bu ilkesizlerin hariçten gazel okumaları boş varilin çıkardığı ses kadar anlamlıdır. Esasen fazilet ve fikir sahibi olmaksızın sığındıkları camiamızda kurnazca kendilerini saklayan, köşe bucak dedikodu yapan, insicam ve irademizi sakatlamanın çabasında olan bu gudubetlerin bir nedenle maskesi düşünce aramızdan sıvıştıkları hepinizin bildiği ve yaşadığı bir gerçektir. Başkalarının atına binenlerin bize seyislik taslaması utanmazlıktır.
Türk milletini meşgul eden, Türkiye’yi zora sokan hiçbir meseleye kalıcı cevap ve köklü çözüm getiremeyenlerin; sosyal medyada, kurdukları küçük partilerde sürekli ayağımıza dolanmaları, dava bilirkişisi gibi ortalıkta dolaşmaları elbette kifayet ve kişilik yetersizliğinin ağır bir sancısıdır. CHP’nin kayığında ip olanlarla mağlubiyetin pençesinde zafer nutku atanların sadece cemayüz evvellerini değil, ciğerlerinin kaç okka olduğunu da gayet iyi biliriz.
Bizim bir görev kapsamında hareket ettiğimizi iddia eden müfteriler, içimizdeyken el etek öpmekten başlarını dahi kaldıramıyorlar, siyasetimize en küçük katkı vermiyorlar, veremiyorlardı.
Kedinin ayna karşısında kendisini aslan görmesi neyse, bunların durumu üç aşağı beş yukarı aynısıdır. Geceleri baykuş olup harabede tüneyenler, gündüz vaktinde kartal olup zirvelere kanat açamazlar. Kurt, kurdu tanır, ancak biz bunları tanımıyoruz ve hiç de takmıyoruz.
"YENİ YÜZYILDA BOZGUNCULUĞUN ESAMESİ OKUNMAYACAKTIR"
Hem inançlıyız hem de başarıda sınır tanımıyoruz. Doğruları haykırmaktan korkmayacağız. İftira ve yalan gemisi her yerinden su almaktadır. Toptancı mantıkla reddiye içinde olmaları hazin bir talihsizliktir. Yeni yüzyılda bozgunculuğun esamesi okunmayacaktır.
Ayrışmanın ufalanmanın, bloklaşmaların adından bahsedilemeyecektir. Devir değişti; eski çanlar şimdi bardak olmuş, zincirler kırılmış, huzur ve istikrar döneminin kapıları ardına kadar açılmıştır. Hep birlikte Türkiye olmaktan başka seçenek kalmadı.
Toplumsal ayrışmada konu kapanacaktır. Yıkmak kolay yapmak zordur. Muhalefeti ülkesine karşı icra edenlerin suyu ısınmıştır. Boşa geçirecek bir saniyemiz yok, yeni yüzyıl barışın yüzyılı olacaktır. Kronik sorunlar çözülecektir. Bundan rahatsız olanları, sinekli mevzilerinde fesatlık yapanları görüyor, acınacak hallerini ibretle seyrediyoruz.
SURİYE'DE YAŞANANLAR
Kavgayla gideceğimiz bir yer yoktur. Birbirimizin ayağınıza basarsak, sendeleyip, yere kapanmak kaderdir. Halbuki el ele tutuşursak, görüş açımız genişler. Suriye'de 8 Aralık devrimiyle beraber zulüm dönemi kapanmıştır. Baas rejimi geriye haraba bir devlet bırakmıştır. Vakit Suriye'nin ayağı kalkma vaktidir. PKK'nın Suriye'de asla yeri yoktur, olmayacağı vurgulanmıştır.
Rehavete kapılmadan, Suriye'deki yeni yönetimin yapıcı siyasetine destek vermek isabetli bir yaklaşımdır. Suriye'yi iç savaşa çekmeyi, etnik ve mezhebi kavgaya çekmeye çalışan tahrik mekanizması işletilmektedir.
Dikkat olunması gerekmektedir. Amerika'da yeni yılla beraber oynayan DEAŞ oyunu, Trump'ın koltuğuna oturmasına sayılı günler kala Suriye'de sinsi bir planın yapıldığına işaret değilse nedir. Biz ne içimizde ne dışımızda terör örgütü istemiyoruz.
Yeni yüzyılda milli kenetlenmeyle dış baskılar etkisizleştirilecektir. Bu vatan hepimizindir. Ne devletsiz yaşarız ne de esarete tahammül edemeyiz. Biz çok güçlüyüz.
"KAVGA İLE GİDECEĞİMİZ BİR YER YOKTUR"
Amacımız beşeriyet aleminde kutup yıldızı gibi parlamaktır. Kavga ile gideceğimiz bir yer yoktur.
Çevremizde oynanan oyunları görmeyen kalmamıştır. 8 Aralık'ta zulüm yönetimi ortadan kalkmıştır. Şimdi vakit Suriye'nin ihya vaktidir. Geçiş hükümetinin aldığı kararlar anlamlıdır.
Temkini elden bırakmadan, rehavete kapılmadan yeni yönetimin eşitlikçi, yapıcı siyasetine destek vermek isabetli bir yaklaşımdır. Mezhebi kavgayı amaçlayan tahrik mekanizması işletilmekte, buna karşı dikkatli olunmalı.
FERDİ TAYFUR'U DA UNUTMADI
Arabesk müzik devamlı horlanmış, küçümsenmiş, bununla da kalmamış bir dönem yasaklanmıştır. Yitik sevdalara ses olan sanatçılarımız öcü gibi gösterilmiştir. İnsanımızın ruh köküne inemeyen, acılarını hissedemeyenler arabeski çağ dışı bulmuştur.
Arabesk bizim geleneğimizin süsü, sedasıdır. Milyonlarca vatandaşımızın kalbinde taht kuran, değerli kardeşim, Allah vergisi sesi ile gönüllere su serpen, hatırası ile herkese yetecek olan Ferdi Tayfur'a Allah'tan rahmet diliyorum.
"BİZ DERT EDİYORUZ, ÇÖZÜM ÜRETİYORUZ"
Biz dert diyoruz, çare ve çözüm üretiyoruz. Beka diyoruz, haysiyetli hayat diyoruz, birlik ve beraberlik çağrısı yapıyoruz. Türk İslam medeniyeti insanlığa çok şey kazandırdı ama bugünkü hali yürek burkucudur.