İSLAMÎ TEBLİĞİN MEDİNE DÖNEMİ

Kardeşlik akdinin onaylanması:

VAN 2.07.2014 13:09:08 0
İSLAMÎ TEBLİĞİN MEDİNE DÖNEMİ
Tarih: 01.01.0001 00:00

Değerli Kardeşlerim!

Bu gün de sizlerle İslami tebliğin Medine bölümünü idrak etmeye çalışacağız.

Olayların tarihi seyri:

Hicret (23 Eylül 622)

Medine:

Medine’nin hicretten önceki ismi Yesrib idi. Hicretten sonra Peygamber şehri manasına gelen “ Medine-tün Nebi “ denildi. Daha sonraları bu tertip kısaltılarak Medine olarak ifade edildi.

İlk halkı “ Amâlika” kabilesinden idi. Daha sonraları Evs ve Hazreç kabileleri Yemen’den, Beni kaynuka, Nadir ve kureyza Yahudileri de Filistin’den gelerek Yesrib’e yerleşmişlerdi. Bunlara hicretle beraber Muhacirler de katılmış oldu.

- Hicreti doğuran sebepler, Hicretin seyri, Alınan tedbirler, Kuba da konaklama ve mescidin yapımı, Medine’ye hareket ve yolda ilk Cuma namazının kılınması, Medine’ye giriş, Ebu Eyyub’un evine yerleşmesi ve Medine mescidine teşebbüs.

I- Seriyyelerin çıkarılması Geceleri şehrin muhtelif yerlerine nöbetçilerin konulması, Yahudiler ile anlaşma yapılması, Ensar ile Muhacirlerin Kardeş yapılması (90-300), Namaz vakitlerini bildirmek için Ezanın kabulü.

II- Kıblenin değişmesi, Batnı Nahle vakıası, Büyük bedir gazvesi (13 Mart 624), Beni kaynuka gazvesi, Oruç ve zekâtın Farz kılınması

III-Uhud gazvesi ve Hamrul Esed (27 Mart 625)

IV-Racî ve Maune Faciaları, Benî Nadîr Gazvesi (626) İçki ve kumarın yasaklanması.

V- Hendek ve Kureyza Gazvesi (627), Hicap ayetinin gelmesi.

VI- Müreysi Gazvesi (Beni Mustalık Gazvesi) , Hudeybiye anlaşmasının yapılması, Teyemmüm ayetinin gelmesi.(4/43) (628)

VII- Çevre devletleri İslam’a Davet, Hayber’in Fethi ve Kaza umresinin yapılması. (629)

VIII- Mûte Harbi, Bazı seriyyelerin gönderilmesi, Mekke’nin fethi, Huneyn gazvesi, Evtas muharebesi ve Taifin muhasarası, Ganimetlerin taksimi. (630)

IX- Tebük seferi, Elçiler yılı, Taiflilerin Müslüman oluşu, Haccın Farz kılınması ve Ebubekir (r.a. ) Hacc emirliği. (631)

X- İslam’ın Arabistan yarımadasına yayılması, Veda haccı ve Veda hutbesi (8 Mart 632)

XI- Peygamberimizin vefatı (27 Mayıs632)

VAHYİN ORTAYA KOYDUĞU SITRATEJİ:

I-Alâk suresinin İlk beş ayeti:

“Yaratan Rabbinin adıyla oku. O, insanı bir kan pıhtısından yarattı. Oku, Rabbin en büyük kerem sahibidir; O, insana kalemle yazmayı öğretti. İnsana bilmediğini öğretti.” (96 Alak/1-5)

II- Şuaara suresinin 214-216. ayetleri.

“ Öncelikle en yakın akrabalarını uyar. Sana uyan müminlere (merhamet) kanadını indir. Şayet sana karşı gelirlerse de ki: Ben sizin yaptıklarınızdan uzağım.”(26Şuara/214-216)

III-Hicr Suresinin 94-96. ayeti:

“Şimdi sen emrolunduğunu açıkça tebliğ et. Müşriklerden yüz çevir. O alaycılara karşı Biz, sana yeteriz. (15 Hicr/94-96)

“Onların söyledikleri şeyler yüzünden senin canının sıkıldığını andolsun biliyoruz. Sen hemen Rabbine hamd ile tesbih et ve secde edenlerden ol. Ve sana yakîn gelinceye kadar Rabbine ibadet et.”(15 Hicr/ 97-99)

IV- Hicrete izin veren ayetler:

“Hatırla ki, kâfirler seni tutup bağlamaları veya öldürmeleri yahut seni (yurdundan) çıkarmaları için sana tuzak kuruyorlardı. Onlar (sana) tuzak kurarlarken Allah da (onlara) tuzak kuruyordu. Çünkü Allah tuzak kuranların en iyisidir.”(8 Enfal/30)

“Yine onlar, seni yurdundan çıkarmak için nerdeyse dünyayı başına dar getirecekler. O takdirde, senin ardından kendileri de fazla kalamazlar.”

“Bu, senden önce gönderdiğimiz peygamberlerimize de uyguladığımız yasamızdır. Sen bizim yasamızda asla bir değişiklik bulamazsın.”(17 İsra/ 76-77)

“De ki: Rabbim! Beni dahil edeceğin yere hoşnutluk ve esenlikle dahil et; çıkaracağın yerden de hoşnutluk ve esenlikle çıkar. Katından beni destekleyecek bir kuvvet ver.” (17İsra/80)

MEDİNE’YE İNTİKAL

I- Cihada izin verilmesi:

“Saldırıya uğrayan müzminlere savaşma izni verilmiştir. Çünkü onlar zulme uğramışlardır. Hiç kuşkusuz Allah’ın onlara yardım etmeye gücü yeter.”(22Hac/39)

“Size karşı savaş açanlara, siz de Allah yolunda savaş açın. Sakın aşırı gitmeyin, çünkü Allah aşırı gidenleri sevmez.” (2Bakara/190)

Kardeşlik akdinin onaylanması:

Doğrusu inanıp hicret edenler, Allah yolunda mallarıyla canlarıyla cihat edenler ve muhacirleri barındırıp onlara yardım edenler, işte bunlar birbirinin dostudurlar. İnanıp hicret etmeyenlerle, hicret edene kadar sizin dostluğunuz yoktur. Fakat din uğrunda yardım isterlerse, aranızda anlaşma olmayan topluluktan başkasına karşı onlara yardım etmeniz gerekir. Allah işlediklerinizi görür.”(8Enfal/72)

Yahudilerle Vatandaşlık anlaşması:

Namaz için Ezan:

II- Kıblenin değiştirilmesi:

Yüzünü göğe çevirip durduğunu görüyoruz. Hoşnut olacağın kıbleye seni elbette çevireceğiz. Artık yüzünü Mescidi Haram semtine çevir; bulunduğunuz yerde yüzlerinizi o yöne çevirin. Doğrusu Kitap verilenler, bunun Rab’lerinden bir gerçek olduğunu bilirler. Allah onların yaptıklarından gafil değildir.”(2Bakara/144)

Sen, Kitap verilenlere her türlü delili getirsen, yine de kıblene uymazlar; sen de onların kıblesine uyacak değilsin. Onlar birbirlerinin kıblesine de uymazlar. Andolsun ki, eğer sana gelen ilimden sonra onların heveslerine uyarsan, şüphesiz o zaman zulmedenlerden olursun.”(2/145)

Batnı nahle vakıası:

“Sana hürmet edilen ayı, o aydaki savaşı sorarlar. De ki: «O ayda savaşmak büyük suçtur. Allah yolundan alıkoymak, O’nu inkar etmek, Mescidi Haram’a engel olmak ve halkını oradan çıkarmak Allah katında daha büyük suçtur. Fitne çıkarmak ise öldürmekten daha büyüktür». Güçleri yeterse, dininizden döndürünceye kadar sizinle savaşa devam ederler. İçinizden dininden dönüp kafir olarak ölen olursa, bunların işleri dünya ve ahirette boşa gitmiş olur. İşte cehennemlikler onlardır, onlar orada temellidirler.””(2Bakara/217)

Bedir Gazvesi:

Karşı karşıya gelen iki topluluğun durumlarında sizin için ibret vardır; biri Allah yolunda savaşanlardır, diğeri, inkârcılardır ki, bunlar karşı tarafı gözleriyle kendilerinin iki misli görüyorlardı. Allah dilediğini yardımıyla destekler. Bunda görebilenler için ibret vardır.” (3Ali imra/13)

Allah bu iki taifeden birini size vaadetmişti; siz, kuvvetsiz olanın size düşmesini istiyordunuz. Oysa, suçluların hoşuna gitmese de, hakkı ortaya çıkarmak ve batılı tepelemek için, Allah sözleriyle hakkı ortaya koymak ve inkarcıların kökünü kesmek istiyordu.”

“Amaç, mücrimlerin hoşuna gitmese de hakkı yüceltmek ve batılı ortadan kaldırmaktı.”

“Rabbinizin yardımına sığınıyordunuz. O, «Ben size, birbiri peşinden bin melekle yardım ederim» diye cevap vermişti.”

“Allah bunu ancak bir müjde olması ve kalplerinizin yatışması için yapmıştı. Yardım ancak Allah katındandır. Doğrusu Allah güçlüdür, hakimdir.”(8Enfal/7-10)

Beni Kaynuka gazvesi: Bedir zaferinin yansıması olarak Yahudiler yerlerinde duramaz olmuşlardı. Sonuç yenilgi ve sürgün.

Oruç ve Zekâtın Farz kılınması:

Ey iman edenler! Oruç, sizden öncekilere farz kılındığı gibi size de farz kılındı. Umulur ki korunursunuz.”(2Bakara/183)

“Sadakalar, Allah’tan bir farz olarak; ancak fakirler, miskinler, sadaka üzerinde memur olanlar, kalpleri ısındırılanlar, köleler, borçlular, Allah yolunda olanların ve yolda kalanların uğruna sarfedilir. Ve Allah; Âlim’dir, Hâkim’dir.”(9Tevbe/60)

III- Uhud Gazvesi:

“Andolsun ki, Allah, size verdiği sözde durdu. Onun izniyle kâfirleri kırıp biçiyordunuz, ama Allah size arzuladığınız zaferi gösterdikten sonra gevşeyip bu hususta çekiştiniz ve isyan ettiniz; sizden kimi dünyayı, kimi ahireti istiyordu; derken denemek için Allah sizi geri çevirip bozguna uğrattı. Andolsun ki O, sizi bağışladı. Allah’ın inananlara nimeti boldur.”(3Ali İmran/152)

“Peygamber arkanızdan sizi çağırırken, kimseye bakmadan kaçıyordunuz; kaybettiğinize ve başınıza gelene üzülmeyesiniz diye, Allah sizi kederden kedere uğrattı. Allah, işlediklerinizden haberdardır.”(3Ali İmran/153)

“Muhammed, ancak bir peygamberdir. Ondan önce de peygamberler gelip geçmiştir. Şimdi o ölür veya öldürülürse gerisin geriye (eski dininize) mi döneceksiniz? Kim (böyle) geri dönerse, Allah’a hiçbir şekilde zarar veremez. Allah şükredenleri mükâfatlandıracaktır.” (3Ali İmran/144)

Hamrul Esed: (Uhud Savaşından sonra düşmanı takip ettikleri yer)

IV-Maune(70 kişi) ve Racî (10 kişi) faciası: Tebliğcilere yapılan saldırı

“Beni Nadîr gazvesi: Sürgün

İçki ve Kumarın Yasaklanması:

“Sana içki ve kumarı sorarlar, de ki «İkisinde hem büyük günah ve hem insanlara bazı faydalar vardır. Günahları faydasından daha büyüktür…” (2Bakara/219)

“Ey İnananlar! Sarhoşken, ne dediğinizi bilene kadar, cünüpken, yolcu olan müstesna gusledene kadar namaza yaklaşmayın…”(4Nisa/43)

“Ey İnananlar! İçki, kumar, putlar ve fal okları şüphesiz şeytan işi pisliklerdir, bunlardan kaçının ki saadete eresiniz.”(5Maide/90)

“Şeytan şüphesiz içki ve kumar yüzünden aranıza düşmanlık ve kin sokmak ve sizi Allah’ı anmaktan, namazdan alıkoymak ister. Artık bunlardan vazgeçersiniz değil mi?”(5Maide/91)

V-Hendek Savaşı ve Beni Kureyza Gazvesi:

Ey inananlar! Allah’ın size olan nimetini anın; üzerinize ordular gelmişti. Biz de onların üzerine rüzgâr ve göremediğiniz ordular göndermiştik. Allah, yaptıklarınızı görüyordu.”

“Onlar size yukarınızdan ve aşağınızdan gelmişlerdi; gözler de dönmüştü; yürekler ağızlara gelmişti; Allah için çeşitli tahminlerde bulunuyordunuz.”

“İşte orada, inananlar denenmiş ve çok şiddetli sarsıntıya uğratılmışlardı.”

“İkiyüzlüler ve kalplerinde hastalık olanlar: «Allah ve peygamberi bize sadece kuru vaatlerde bulundular» diyorlardı.”

“İçlerinden bir takımı: «Ey Medineliler! Tutunacak yeriniz yok, geri dönün» demişti. İçlerinden bir topluluk da Peygamberden: «Evlerimiz düşmana açıktır» diyerek izin istemişlerdi. Oysa evleri açık değildi sadece kaçmak istiyorlardı.”(33Ahzab/9-14)

“And olsun ki, daha önce, sırt çevirip kaçmayacaklarına dair Allah’a söz vermişlerdi. Allah’a verilen sözden sorulacaktır.”(33Ahzab/15)

“Bunlar, düşman birliklerinin gitmediklerini sanıyorlardı. Bu birlikler tekrar gelmiş olsalardı, kendileri çöllerde bedevilerin yanında bulunup, sadece sizin haberlerinizi sormayı dilerlerdi. Aranızda olsalar ancak pek az savaşırlardı.”(33Ahzab/20)

“İnananlar, düşman birliklerini gördükleri zaman: «İşte bu, Allah ve Peygamberinin bize vaadettiğidir; Allah ve peygamberi doğru söylemiştir» dediler. Bu onların ancak imanını ve teslimiyetlerini artırdı.”(33Ahzab/22)

“Müminler içinde Allah’a verdikleri sözde duran nice erler vardır. İşte onlardan kimi, sözünü yerine getirip o yolda canını vermiştir; kimi de (şehitliği) beklemektedir. Onlar hiçbir şekilde (sözlerini) değiştirmemişlerdir.” (33Ahzab/23)

“Allah inkâr edenleri, kinleriyle geri çevirdi, bir hayra ulaşamadılar; savaşta, inananlara Allah’ın yardımı yetti. Allah kuvvetli olandır, güçlü olandır.”(33Ahzab/25)

Hicap ayetlerinin gelmesi:

Mümin erkeklere söyle: Gözlerini bakılması yasak olandan çevirsinler, mahrem yerlerini, korusunlar. Bu, onların arınmasını daha iyi sağlar. Allah yaptıklarından şüphesiz haberdardır.”

“Mümin kadınlara da söyle: Gözlerini bakılması yasak olandan çevirsinler, iffetlerini korusunlar. Süslerini, kendiliğinden görünen kısmı müstesna, açmasınlar. Başörtülerini yakalarının üzerine salsınlar…” (24 Nur/30-31)

VI- Beni Mustalik gazvesi ve İfk hadisesi : (Müreysi gazvesi de denmekte)

(Peygamber’in eşi hakkında) o yalanı uyduranlar içinizden bir güruhtur. Bunu kendiniz için kötü sanmayın, o sizin için hayırlı olmuştur. O kimselerden her birine kazandığı günah karşılığı ceza vardır; içlerinden elebaşılık yapana ise büyük azap vardır.”(24Nur/11)

“ Onu işittiğiniz zaman, erkek kadın müminlerin, kendiliklerinden hüsnü zanda bulunup da: «Bu apaçık bir iftiradır» demeleri gerekmez miydi?”

“Dört şahit getirmeleri gerekmez miydi? İşte bunlar, şahit getirmedikçe Allah katında yalancı olanlardır.”(24Nur/12-13)

“Allah’ın dünya ve ahirette size lütuf ve merhameti olmasaydı, o kötü sözü yaymanızdan ötürü büyük bir azaba uğrardınız.”

“Onu dilinize dolamıştınız. Bilmediğiniz şeyleri ağzınıza alıyordunuz. Onu önemsiz bir şey sanıyordunuz, oysa Allah katında önemi büyüktü.”

“O’nu işittiğinizde: «Bu konuda konuşmamız yakışık almaz; hasa, bu büyük bir iftiradır» demeniz gerekmez miydi?”

“Eğer iman edenlerden iseniz, bunun gibisine bir daha dönmemeniz için Allah size öğüt vermektedir.”(24Nur/14-17)

Hudeybiye Muahedesi: 13 Mart 628

Gerçekten o ağacın altında sana biat ederlerken Allah, müminlerden razı oldu. Onların kalplerindekini bildi de üzerlerine o güveni indirdi ve onları bir yakın fetih ile ödüllendirdi.

Andolsun ki Allah, peygamberinin rüyasının gerçek olduğunu tasdik eder. Ey inananlar! Siz, Allah dilerse, güven içinde, başlarınızı tıraş etmiş veya saçlarınızı kısaltmış olarak, korkmadan Mescidi Haram’a gireceksiniz. Allah, sizin bilmediğinizi bilir. Size, bundan başka, yakın zamanda bir zafer verecektir.”(48Fetih/27)

“Muhakkak ki Biz; sana, apaçık bir fetih ihsan ettik.”

“Allah, senin geçmiş ve gelecek kusurlarını bağışlasın, üzerindeki nimetini tamamlasın ve seni dosdoğru bir yola iletsin diye.”

“Ve sana Allah, şanlı bir zaferle yardım eder”

“İmanlarına iman katsınlar diye müminlerin kalplerine güven indiren O’dur. Göklerin ve yerin orduları Allah’ındır. Allah bilendir, her şeyi hikmetle yapandır.”(48Fetih/1-4)

Hudeybiye anlaşmanın sonucu olarak Medine’ye gelen kadınlar için inen ayet:

Ey inananlar! İnanmış kadınlar hicret ederek size gelirlerse onları deneyin, hicretlerinin sebebini inceleyin. Allah onların imanlarını çok iyi bilir. Onların mümin kadınlar olduklarını öğrenirseniz, inkârcılara geri çevirmeyin. Bu kadınlar, o inkârcılara helal değildir. Onlar da bunlara helal olmazlar. İnkârcıların bu kadınlara verdikleri mehirleri iade edin: Bu kadınların mehirlerini kendilerine verdiğiniz zaman, onlarla evlenmenizde bir engel yoktur. İnkârcı kadınları nikâhınızda tutmayın; onlara verdiğiniz mehri isteyin; inkârcı erkekler de hicret eden mümin kadınlara verdikleri mehirleri istesinler. Allah’ın hükmü budur; aranızda O hükmeder. Allah bilendir, Hâkim’dir.”(60Mümtehine/10)

VII- Çevre devletleri İslam’a Davet:

Dıhyetül Kelbi Bizans İmparatoruna

Huzâfe oğlu Abdullah İran Kisrasına

Ümeyye oğlu Ümeyr Habeş Necaşisine

Beltea oğlu Hatıb Mısır Azizine

Vehb oğlu Şucâ Gassan Emirine

Umeyr oğlu Selit Yemame Melikine

Gassanilerin emiri Haris elçiye çirkin davranışlarda bulundu ve Medine üzerine yürümek istedi fakat İmparator izin vermedi. Buna rağmen Mute ve Tebük seferi bu yüzde yapılmıştır.

Hayberin Fethi: 628

Kaza Umresi:

VIII- Mute Harbi:629

Hudeybiye anlaşmasının bozulması ve Mekkenin Fethi:

Huneyn ve Evtas muharebeleri, Taifin Muhasara edilmesi, Ganimetlerin taksimi:

IX-Tebük Seferi: 630

Allah’ın peygamberinin hilafına geri kalanlar, oturup kalmalarına

sevindiler. Allah yolunda mallarıyla ve canlarıyla cihat hoşlarına gitmedi. «Sıcakta savaşa çıkmayın» dediler. De ki: «Cehennem ateşi daha sıcaktır.» Keşke bilseydiler!”(9Tevbe/81)

“Yaptıklarının karşılığı olarak bundan böyle az gülüp çok ağlasınlar” Eğer Allah, seni onlardan bir kısmının yanına döndürür de onlar başka bir cihada seninle birlikte çıkmak için senden izin isterlerse, de ki; «Artık siz hiçbir zaman benimle çıkamayacaksınız. Daha önce oturup kalmaktan hoşlanıyordunuz. Bundan böyle artık geride kalanlarla beraber oturup kalın.”(9Tevbe/82-83)

“Ve içlerinden ölen birinin asla namazını kılma ve kabri başında da durma; çünkü onlar Allah’ı ve Resulünü tanımadılar ve kafir olarak can verdiler.”(9Tevbe/84)

“Allah ve Resûlü için (insanlara) öğüt verdikleri takdirde, zayıflara, hastalara ve (savaşta) harcayacak bir şey bulamayanlara günah yoktur. Zira iyilik edenlerin aleyhine bir yol (sorumluluk) yoktur. Allah çok bağışlayan ve çok esirgeyendir.”(9Tevbe/91)

“Binek vermen için sana geldiklerinde, «Size binek bulamıyorum» dediğin zaman, sarfedecek bir şey bulamadıkları için üzüntüden gözyaşı dökerek geri dönenlere de sorumluluk yoktur.”(9Tevbe/92) ( Bunların durumu 96. ayete kadar anlatılmaktadır.)

Elçiler Yılı, Taif’lilerin Müslüman oluşu:

İslamî manada Hac ve Hz. Ebu Bekir (r.a) Hac emirliği:

“Doğrusu insanlar için ilk kurulan ev, Mekke’de, dünyalar için mübarek ve doğru yol gösteren Kâbe’dir.”

“Orada apaçık deliller vardır, İbrahim’in makamı vardır; kim oraya girerse, güvenlik içinde olur; oraya yol bulabilen insana Allah için Kâbe’yi hac etmesi gereklidir. Kim inkâr ederse, bilsin ki; doğrusu Allah âlemlerden müstağnidir.” (3Ali İmran/96-97)

“Başladığınız hac ve ümreyi Allah için tamamlayın. Alıkonursanız, kolayınıza gelen bir kurban gönderin. Kurban, yerine ulaşıncaya kadar, başlarınızı tıraş etmeyin. İçinizde hasta olan veya başından rahatsız bulunan varsa fidye olarak ya oruç tutması, ya sadaka vermesi ya da kurban kesmesi gerekir…”(2Bakara/196)

Hac kafilesi yola çıktıktan sonra Tevbe suresi gelmişti.

Tevbe Suresinin inzali ve Hz. Âlinin Tebliğe memur edilmesi:

X- İslamın tüm yarımadaya yayılışı ve Veda Haccı – Veda Hutbesi:

Usame Ordusunun hazırlanması: Gatafan ve Bizans’a karşı Suriye cephesine karşı daima teyakkuzda olunmuştur.

XI- Peygamberimizin hastalanması ve Vefatı: 27 Mayıs 632-  Kaynak İktibas Dergisi