Yılda 600 milyon dolara yakın gelir getirmesi beklenen otoyol ve köprülerin satılmasından sonra, tam bir talan yasası olma özelliğini taşıyan 2B ile kentsel dönüşüme ilave alanlar açılıyor, orman köylüleri ile tapusuz taşınmaz sahiplerinin malları ellerinden alınıyor.
AKP hükümeti Çevre ve Şehircilik Bakanlığı vasıtasıyla 161 bin 120 hektarlık alan 2B arazisi olarak belirlendi. 2B arazilerinin büyük bölümü Antalya, Mersin, Balıkesir, Ankara, Adapazarı, Muğla, Bolu, Samsun, Bursa, İzmir, Kırklareli, Adana, Zonguldak, Kırıkkale, Afyon ve İstanbul’da bulunuyor.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, arazilerin satışı ile birlikte bu alanların da kentsel dönüşüme dahil edileceğini açıklamıştı.
Güncel rakamlarla kullanıcısı belli olan 583 bin hektar, kullanıcısı olmayan 344 bin hektar tarım arazisi bulunmakta. Yasa ile toplam olarak 1,337 bin hektar arazi satılacak ve gelirin yüzde 90’ı Çevre ve Şehircilik Bakanlığına aktarılacak.
Orman yangınları, erozyon, sanayi tesislerinin zehirli atıkları gibi nedenlerle orman vasfını yitirmiş araziler 2B alanı anlamına geliyor. Bu tanıma göre artan orman yangınlarının rakamları da bu rant matematiğinde dikkatleri çekiyor.
Türkiye'de 2011 yılında 1564 yangında 2 bin 915 hektarlık orman alanı yanarken, 2012 yılının sadece 10 ayında 2 bin 121 yangını meydana gelerek 8 bin 697 hektar ormanı küle çevirdi. Orman yangınlarının çıkış sebepleri içerisinde ise “ihmal ve dikkatsizlik” ilk sırada yer aldı.
2B Talanı, Destek Yalanı
6292 Sayılı Orman Köylülerinin Kalkınmalarının Desteklenmesi ve Hazine Adına Orman Sınırları Dışına Çıkarılan Yerlerin Değerlendirilmesi ile Hazineye Ait Tarım Arazilerinin Satışı Hakkında Kanun kapsamında orman köylüleri ile ve tapusuz taşınmaz sahiplerine arazilerin yeniden satışı sağlanıyor. Arazinin sahipleri olan köylüler tapuları olmadığı için veya bakanlıkça “orman vasfını yitirmiş” olarak tanımlanan arazileri oldukları için, kendi arazilerini fahiş bedel karşılığı yeniden satın almak zorunda bırakılıyor.
Yasa ayrıca hukuk dışı düzenlemelerle desteklenerek, hak sahibi olmak için belirlenen satış bedeline itiraz etmeme ve dava açmama koşulu getirmektedir. Ayrıca yürütmeyi durdurma ve tedbir kararı verilemeyeceği yaptırımını getirmektedir.
Arazi ve taşınmazları değerleme günündeki piyasa koşullarına göre oluşan alım-satım değeri olan rayiç bedel üzerinden satan AKP, tasarının başlığına bakıldığında orman köylüsünün destekleneceği izlenimini yaratarak köylüler üzerinden kendisini ve sermaye çevresini destekliyor.
Satışlardan gelecek paranın yüzde 90’ı Çevre ve Şehircilik Bakanlığına aktarılıyor, geriye kalan yüzde10’luk gelirin ise orman köylülerine kredi ve hibe yoluyla “destek” olarak aktarılacağı ifade ediliyor.
Ormanların satışından YÖK’e jest
Yasada ayrıca Anayasa`nın 169 ve 170. Maddeleri değiştirilinceye kadar Orman Genel Müdürlüğü adına tescil edilerek işletmeye alınması ve işgalci yapı sahiplerine kiralanması, Orman Genel Müdürlüğünce yapılacak planlarla devlet ormanı niteliğindeki 'yaylalarda' bina ve tesislerin yapılabilir hale getirilmesi, orman alanlarında ve özel ormanlarda yüzde 6 olan yapı hakkının yüzde 15`e çıkarılması, üniversite ve yurtların kurulabilmesi için Orman alanlarının YÖK`e bedeli karşılığında satılabilmesi, 6831 sayılı kanunun 8. Maddesi uyarınca 31.12.2011 tarihinden önce müsaderesine karar verilen ve tapuları iptal edilen fabrika ve ticari tesislerin işgalcilerine 29 yıllığına kiraya verilmesi de yer alıyor.
