Yıllar önce dünyanın en yoksul ülkelerinden biri olan Peru, bugün gastronomi sahnesinde dünyanın parlayan yıldızlarından biri. Türkiye’nin en yoksul illerinden biri olarak gösterilen Van da benzer bir dönüşümü yaşayabilir mi? İş insanı Mehmet Avcı’ya göre bu sadece mümkün değil, aynı zamanda gerekli.
Van’ın zengin mutfağını, eşsiz doğasını ve kültürel mirasını işaret eden Avcı, Peru modelini örnek göstererek dikkat çeken bir yol haritası sundu. Avcı, “Van doğasıyla büyülüyor ama mutfağıyla da dünyaya seslenebilir. Peru modeli önümüzde duruyor. Yeter ki vizyon koyulsun, destek verilsin” diyerek, gastronomi temelli bir kalkınma stratejisinin bölge için umut vadettiğini söyledi.
PERU’NUN BAŞARISI VAN’A ÖRNEK OLABİLİR
1990’lı yıllarda yoksullukla boğuşan Peru, bugün Latin Amerika’nın gastronomi lideri konumunda. Bu dönüşüm; dağlık coğrafyasını avantaja çeviren bir strateji, geleneksel mutfağı çağdaş sunumla buluşturan vizyoner şefler, devlet destekli kampanyalar ve yerel üreticiyle kurulan güçlü bağlar sayesinde mümkün oldu. Peru’nun bu başarısında, dünyaca ünlü Cordon Bleu mezunu şef Gastón Acurio gibi isimlerin etkisi büyük.
İş insanı Mehmet Avcı, Van’ın da benzer bir başarı hikâyesi yazabileceğini düşünüyor. “Bizim keledoşumuz, ciğerimiz, tandırımız, otlu peynirimiz var. Akdamar Adası, yaylalar, göl kıyıları sadece turistik değil, aynı zamanda gastronomik destinasyonlar olabilir” diyen Avcı, yerel mutfağın uluslararası bir markaya dönüştürülebileceğini ifade etti.
“VAN’IN GASTRONOMİYLE KALKINMASI MÜMKÜN”
Avcı’ya göre Van’ın gastronomi potansiyeli bugüne kadar yeterince değerlendirilmedi. Ancak doğru adımlarla bu potansiyel ekonomik kalkınmaya, istihdama ve uluslararası tanınırlığa dönüşebilir.
İŞ İNSANI AVCI’DAN VAN İÇİN 10 MADDELİK GASTRONOMİ YOL HARİTASI
Mehmet Avcı, Van’ın gastronomi turizmiyle kalkınması için 10 maddelik bir stratejik yol haritası sundu:
“VAN SADECE DOĞASIYLA DEĞİL, MUTFAĞIYLA DA BÜYÜLEYEBİLİR”
Van mutfağının özgün ve güçlü bir karaktere sahip olduğunu vurgulayan Avcı, bu değerlerin sadece turistik değil, aynı zamanda ekonomik bir kaldıraç haline de gelebileceğini söylüyor.
“Van sadece Akdamar Adası, Van Gölü ve tarihi yapılarıyla değil; keledoş, ciğer, tandır ve otlu peynir gibi özgün lezzetleriyle de dikkat çekmeli. Bu potansiyeli harekete geçirebilirsek, Van mutfağı hem bölgeye ekonomik kalkınma sağlar hem de uluslararası düzeyde bir marka haline gelir” ifadelerini kullanan Avcı, yerel yönetimleri, yatırımcıları, turizm profesyonellerini ve sivil toplumu ortak bir vizyon etrafında birleşmeye çağırdı.
VAN İÇİN BİR “GASTRONOMİ DEVRİMİ” MÜMKÜN
Van, yoksullukla anılmak yerine keledoşun, otlu peynirin, tandırın başkenti olarak anılabilir. Peru gibi... Mehmet Avcı’nın çağrısı, gastronomi odaklı bir kalkınma modelinin Van için sadece bir hayal değil, uygulanabilir bir hedef olduğunu ortaya koyuyor. Şimdi gereken; bu vizyonun paylaşılması, desteklenmesi ve hayata geçirilmesi.Kaynak Bölge gazetesi