Ahmed-i Hani Anadolu Lisesi, farklı yaşlardan öğrencilerin katılımıyla hazırlanan anlamlı bir sergiye ev sahipliği yaptı. Görsel Sanatlar Öğretmeni Kaan Karabulut’un öncülüğünde yürütülen atölye çalışmaları sonucunda ortaya çıkan eserler, “Renklerle Düşünmenin Sessiz Yolu” başlığıyla sanatseverlerin beğenisine sunuldu. Sergiye Van Tuşba İlçe Millî Eğitim Müdürü Muhlis Ceylani'de katıldı. Ceylani, sergiyi büyük bir beğeni ile gezerek emeği geçen herkese teşekkür etti.
Sanatın bazen bir çığlık, bazen de bir fısıltı olabileceğini hatırlatan bu sergi; kelimelerin yerini çizgilere, biçimlere ve renklere bıraktığı, sessiz ama güçlü bir anlatımın izlerini taşıyor. Atölye süreci, yalnızca teknik bir eğitim olmanın ötesinde; öğrencilerin kendilerini keşfettikleri, düşündükleri ve ifade ettikleri bir alan yarattı.
Her öğrencinin kendi ifade biçimini aradığı bu süreçte, sanatla kurulan bağlar bireysel düzeyde yeniden tanımlandı. Farklı deneyimlerden ve bakış açılarından gelen katılımcılar, zamanla ortak bir dili sessizliğin içinde buldular. Bu dil; bir ressamın tuvale bıraktığı tereddüt, ilk kez çizgi çeken bir öğrencinin arayışı ya da bir rengin taşıdığı anlam olarak sergiye yansıdı.
Kaan Karabulut’un öğretmenlik yaklaşımı, klasik yöntemlerden uzak; sezgileri, birlikte düşünmeyi ve içsel keşfi ön plana çıkaran bir anlayışa dayanıyor. Bu sergide yer alan eserler ise tamamlanmış sonuçlardan çok; süregelen bir düşüncenin, zaman zaman belirsiz ama samimi dışavurumları olarak öne çıkıyor.
Soyut ve figüratif öğeler arasında gezinen çalışmalar, bireysel temaların kolektif bir atölye atmosferinde nasıl evrildiğini gösteriyor. Yalnızlık, aidiyet, doğa, beden, bellek ve zaman gibi temalar; her bir işte farklı yoğunluklarla hayat buluyor. Her eser, sanatçısının iç dünyasından süzülen bir iz olmasının yanı sıra; birlikte geçirilen zamanın, sessizliklerin ve yapılan eleştirilerin bir yansıması niteliğinde.
“Renklerle Düşünmenin Sessiz Yolu”, bir öğretmen ile öğrencilerinin sanatsal bir alanı birlikte inşa etmelerinin, ortak bir üretim sürecinde derinleşmelerinin ve birbirlerine temas edebilmelerinin hikâyesi. Her fırça darbesi; bir yüzeyi değil, bir düşünceyi ya da bir soruyu görünür kılıyor.
Bu sergi, yalnızca izlenecek değil; üzerine düşünülecek, içinde durulacak ve belki de kişisel bir yankı uyandıracak bir deneyime davet sunuyor.
Your browser doesn't support HTML5 video.
Your browser doesn't support HTML5 video.