05/07/2023 17:00
Uşak eski valisi Funda KOCABIYIK’ın COVID-19 Pandemisi döneminde viral olan, geniş kamuoyu çevreleri tarafından da tepki ile karşılanan, Uşak sokaklarında gerçekleştirdiği ‘’denetim’’ esnasında COVID-19 tedbirlerine uyulması yönünde halktan kimselere karşı yaptığı uyarıların ‘’üslubu’’ etik eleştiri konusu olmuştu. Gazeteci-yazar ve aktivist Abdurrahman DİLİPAK da bu etik eleştiri konusuna katılanlar arasında idi. Abdurrahman DİLİPAK Twitter hesabında Ümit KARACA isimli Twitter kullanıcısının paylaşmış olduğu Uşak eski valisi Funda KOCABIYIK’ın ‘’denetimine’’ ilişkin videosunu alıntılamak suretiyle ‘’Vali var, vali var. Biri yanlış yaptı diye eleştirirken keşke Recep Yazıcıoğlu gibi güzel örneklere aynı şekilde sahip çıkabilseydik’’ şeklinde değerlendirme ve eleştiride bulunmuş idi. Bu eleştiri üzerine Uşak eski valisi Funda KOCABIYIK vekili tarafından gazeteci Abdurrahman DİLİPAK hakkında suç duyurusunda bulunulmuştu. Uşak 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın bugün tarihli 7 numaralı karar celsesinde mahkeme, gazeteci Abdurrahman DİLİPAK’ın kullanmış olduğu ifadelerin ‘’İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ ve ELEŞTİRİ HÜRRİYETİ’’ kapsamında kaldığını belirtmek suretiyle CMK m.223/2-a (yüklenen fiilin kanunda suç olarak tanımlanmadığı) hükmü gereğince beraatine karar verdi.
Uşak 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen 20/06/2023 tarihli 6. Celsede iddia makamı gazeteci-yazar Abdurrahman DİLİPAK’ın beraatine karar verilmesini talep etmiş, Uşak eski valisi Funda KOCABIYIK vekili ise iddia makamının esas hakkındaki mütalaasına karşı beyanda bulunma adına süre istemişti.
Uşak 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nde bugün saat 15:00’da başlayan karar celsesine Abdurrahman DİLİPAK ve avukatı Fatih ŞEN, Ankara 70. Asliye Ceza Mahkemesi’nden SEGBİS vasıtasıyla katıldı. Gerçekleştirilen yargılama sonucunda gazeteci-yazar Abdurrahman DİLİPAK’ın Uşak eski valisi Funda KOCABIYIK’a yönelik ifadelerinin ‘’İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ ve ELEŞTİRİ HÜRRİYETİ’’ kapsamında kaldığını belirterek, CMK m.223/2-a (yüklenen fiilin kanunda suç olarak tanımlanmadığı) hükmü gereğince beraatine karar verdi. Dilipak, lehine hükmedilen beraat kararı Kocabıyık vekili tarafından 7 gün içerisinde istinaf kanun yoluna başvurulmadığı takdirde kesinleşecek.
Dilipak, karar celsesi öncesinde avukatı Fatih ŞEN aracılığıyla mahkemeye yazılı savunma dilekçesi verdi. Bu dilekçede aynı zamanda kendisinin de yakın dostu olan rahmetli vali Recep Yazıcıoğlu’nun uygulamalarından örnekler verme suretiyle davaya ve dolayısıyla Dilipak’ın eleştirisine konu olay ile ilgili olarak gerek yerel gerek ise de sosyal medyada Kocabıyık’ın ‘’Halkı azarlayan vali’’ olarak anımsandığını, eleştirisinin bu algının olmaması gerektiği yönünde olması ile birlikte güzel örnek olarak Yazıcıoğlu’nun örnek alınması gerektiğini belirtti.
Dilipak, beraat kararı ilgili; ‘’Kararın bu hali ile halkın valilik makamına saygı ve güvenini pekiştiren bir karar olduğunu” belirtti ve ekledi; “Sürpriz yok. Olması gereken oldu. Şahsımın 50 senedir devam eden sanıklık kariyerim devam ediyor. 50 yıllık gazetecilik ve yazarlık hayatımda, yalnızca halkın ve hakkın yanında yer aldım. Halk ve hak savunması uğruna geliştirdiğim sanıklık kariyerimde mahkum edilmem ve cezaevine girmem ile sonuçlanan sanığı olduğum tek bir davam bulunmuyor. Kocabıyık da bunu başaramadı, Bakalım AK Parti ve KADEM başarabilecek mi? Bu dava aynı zamanda uluslararası dayatmanın eseri olan COVID-19 yalanına karşı kazanılan bir zaferdir. Kocabıyık kaybetti. Şimdi sırada diğer COVIDciler var! Karşı dava açma sırası bizde!”
Abdurrahman DİLİPAK vekili Av. Fatih ŞEN, beraat kararı ile ilgili; ‘’ Dilipak, her şeyden evvel 50 seneyi aşkın bir süredir kalemi ve kelâmı ile Türkiye’ye hizmet etmiş kıymetli bir yazar, gazeteci ve aktivisttir. Kamuoyunun da takip ettiği üzere Uşak eski valisi üzerinden geniş kamuoyu çevrelerince de eleştirilen bir hadise vuku buldu. Müvekkil de kalemi ile bu etik tartışmaya katkıda bulundu. Yargılamanın her safhasında gerçekleştirmiş olduğumuz yazılı ve sözlü savunmalarda da belirtmiş olduğumuz üzere mahkeme de kanaatimiz ve fikirlerimiz ile paralel olarak müvekkilimin ifadelerinin ‘’İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ ve ELEŞTİRİ HÜRRİYETİ’’ kapsamında kaldığını bu sebeple de hakaret suçunun oluşmadığına ve dolayısıyla müvekkilimin CMK m.223/2-a (yüklenen fiilin kanunda suç olarak tanımlanmadığı) hükmü gereğince beraatine karar vermiştir. Bu karar kesinleşmesi ile birlikte olayların gelişimi ve örgüsü, kamuoyunun tavrı ve yargılama safahatı itibariyle Türkiye’de derdest bulunan veyahut açılacak olan benzer mahiyetteki tüm davalar için emsal teşkil edecektir. Bu karar ile en başta Uşak halkı sonrasında tüm Türkiye kazanmıştır. Düşünce hürriyeti kazanmıştır.’’ dedi.