Van'da üniversite öğrencisi Rojin Kabaiş'in cansız bedeninin bulunmasının ardından başlatılan soruşturma, genç kadının dijital dünyasındaki izleri takip ederek sınırları aştı. Savcılık, not defterindeki şifreli bilgilerin peşine düşerek dosyayı Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) ve Portekiz'e taşıdı.
Not Defterindeki Şifreler ve KKTC Bağlantısı
Soruşturmanın seyrini değiştiren en önemli delillerden biri, Rojin Kabaiş'in kişisel not defteri oldu. Defterde bulunan bilgilerle ulaşılan bir e-posta hesabında, KKTC'de öğrenim gören bir erkek şahısla yapılmış "flört düzeyinde" yazışmalar tespit edildi. İfadesi alınan kişi, Rojin Kabaiş'in ölümüyle herhangi bir ilgisi olmadığını beyan etti. Soruşturma kapsamında şahıstan DNA örneği alındığı, ancak sonuçların henüz açıklanmadığı öğrenildi.
Kilitli Telefonun Yolculuğu: Portekiz'e Teknik İnceleme
Olayın aydınlatılmasındaki bir diğer kritik nokta ise Rojin Kabaiş'in cep telefonu. Telefonun şifresinin yerel birimlerce çözülememesi üzerine, cihaz teknik analiz için Portekiz'deki uzman bir birime gönderildi. Savcılık, telefonda bulunması muhtemel mesaj, fotoğraf ve ses kayıtlarının, ölümün perde arkasını aydınlatabileceğini düşünüyor. Cihazın incelemesinden çıkacak sonuçlar, soruşturma için belirleyici olabilir.
Google Arama Geçmişi: Kaybolduğu Günün Zihinsel Fotoğrafı
Soruşturma dosyasına giren dijital deliller arasında, Rojin'in e-posta hesabındaki son aramaları dikkat çekiyor. Genç kadının kaybolduğu gün yaptığı Google sorguları, ölümünden önceki zihinsel durumuna dair ipuçları veriyor. Arama geçmişinde, "Ölen birinin bankadaki parası nasıl alınır?", "Cennet nasıl bir yerdir?", "Otopsi nedir?" ve "Cesetler nerede yıkanır?" gibi sorgular yer alıyor. Bu aramalar, soruşturmada farklı senaryoların da masaya yatırılmasına neden oldu.
Vücudundaki İki Yabancı DNA ve Çözülemeyen Esrar
İstanbul Adli Tıp Kurumu tarafından hazırlanan otopsi raporu, olayı daha da karmaşık hale getirdi. Rapora göre Rojin Kabaiş'in vücudunda iki farklı erkeğe ait DNA izleri bulundu. Bu bulgu cinsel saldırı ihtimalini gündeme getirse de, bedeninde herhangi bir fiziksel saldırı izine rastlanmadı. DNA'ların "masumane bir bulaşma" sonucu olup olmadığı değerlendiriliyor. Soruşturma kapsamında şu ana kadar 79 kişiden alınan DNA örneklerinin hiçbiri, vücuttaki izlerle eşleşmedi.
Ailenin ve Kamuoyunun Adalet Arayışı Sürecek
Olayın üzerinden geçen bir yıla rağmen gerçeklerin ortaya çıkmaması, Rojin Kabaiş'in ailesini ve Van'daki sivil toplum kuruluşlarını harekete geçirdi. Baba Nizamettin Kabaiş, "Bir yıldır adalet arıyoruz. Gerçekler ortaya çıksın, kim sorumluysa cezasını alsın" diyerek sesini duyurmaya çalışıyor. STK'lar ise otopsi sürecindeki şeffaflık eksikliğini, DNA'ların kime ait olduğunu, otopside yetkisiz kişilerin bulunup bulunmadığını ve üniversite yönetiminin süreci nasıl yönettiğini sorarak, davayı takip etmeye devam edeceklerini açıkladı.
Rojin Kabaiş'in ölümü, adli bir vakadan çok daha fazlası; cevaplanmayı bekleyen onlarca soruyla, toplumsal bir sorgulamanın merkezinde yer alıyor. Soruşturmanın uluslararası bir boyut kazanması, adalet arayışının ne denli kararlı bir şekilde sürdüğünün de göstergesi.
Kaynak: Van Postası Gazetesi