Van Gölünün acısına bir acı daha eklendi

Van Gölünün acısına bir acı daha eklendi

VAN 23.10.2025 15:45:00 0
Van Gölünün acısına bir acı daha eklendi
Tarih: 23.10.2025 15:47 Güncelleme: 23.10.2025 15:47

Van Gölü'nün Erciş kıyılarında yosun tabakası tehlikesi! Yüzüncü Yıl Üniversitesi'nden Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş, kapalı ve yüksek rakımlı gölün kirliliğe karşı 'çok kırılgan' yapısını vurguladı.

Türkiye’nin en büyük göllerinden Van Gölü’nde, Erciş ilçesi kıyılarında oluşan yosun tabakası alarm zillerini çaldırdı. Kapalı havza yapısı ve yüksek rakımı nedeniyle kirliliğe karşı oldukça hassas olan gölün durumu, uzmanları endişelendiriyor. Van YYÜ Su Ürünleri Fakültesinden Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş, "Göl, kirliliğe karşı aslında çok kırılgan bir yapıya sahip" diyerek hayati bir uyarıda bulundu.

KAPALI GÖL YAPISI KİRLİLİĞE KARŞI HASSASİYETİ ARTIRIYOR

Van Gölü, son günlerde Erciş ilçesi kıyılarında görülen yosun tabakasıyla gündemde. Sahilkent Mahallesi’nde göl yüzeyinin bazı noktalarında yosunlarla kaplandığı gözlemlenirken, durum gölün ekolojik geleceği hakkında endişeleri beraberinde getirdi. [Fotoğraf: Erciş Sahilkent kıyısında yosun kaplı göl yüzeyi]

Konuyla ilgili olarak Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Su Ürünleri Fakültesinden Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş, gölün benzersiz ve hassas yapısına dikkat çekti.

Akkuş, gölün bulunduğu yüksek rakım ve sert iklim nedeniyle biyolojik döngünün yavaş olduğunu belirterek, "Bu durum Van Gölü’ndeki biyolojik döngünün yavaş olmasına sebebiyet veriyor. Yani Van Gölü kirliliğe karşı aslında çok kırılgan bir yapıya sahip. Yüzey alanı büyük fakat bulunduğu rakım ve iklim şartlarından dolayı kirliliğe karşı çok kırılgan" ifadelerini kullandı.

"Van Gölü’ne gelen her bir damla kirlilik gölde hapsoluyor"

Van Gölü çevresinde 1 milyondan fazla insanın yaşadığını hatırlatan Akkuş, artan nüfusun göl üzerindeki baskısını şöyle anlattı:

"Belki de tarihten beri Van Gölü’nün etrafında hiç bu kadar kalabalık bir nüfus olmamıştı. Artık tüketim toplumuna dönüşmüş durumdayız. Van Gölü etrafındaki 1 milyon insanın atıklarını düşündüğümüzde bu çok devasa bir miktar ediyor. Kapalı bir göl olması sebebiyle Van Gölü’ne gelen her bir damla kirlilik gölde hapsoluyor. Göllerin belli bir özümseme kapasitesi var ancak Van Gölü şu anda absorbe edeceğinden çok daha fazla kirlilik yükü alıyor."

 

"Göller aslında bize bazı mesajlar verir"

Gölün verdiği sinyallerin kirlilik yükünün arttığını gösterdiğini vurgulayan Akkuş, "Göller aslında bize bazı mesajlar verir. Bunlardan en barizi yosunlaşmanın veya ötrofikasyon dediğimiz hadiselerin görülmesidir. Geçmişte Van Gölü kenarında büyük yosun adacıkları görmezdiniz, taşlar kaygan ve yosunlu olmazdı. Ancak son 2-3 yıldır göl kenarında gezdiğinizde yosun adacıkları ve tamamen yosunla kaplanmış taşlar görüyorsunuz" diye konuştu.

"Kirli suların gölün absorbe kapasitesini aştığını gösteriyor"

Erciş ilçesi kıyısında son günlerde oluşan yoğun yosun tabakasına dikkat çeken Akkuş, "Van Gölü’nün kuzeyinde, Erciş’in önünde sahili boydan boya kaplayan ve kıyıdan yaklaşık 700-800 metre açığa kadar uzanan devasa bir yosun adası oluştu. Bu, göle gelen kirli suların gölün absorbe kapasitesini aştığını gösteriyor. Azot ve fosfatça zengin atık suların göle karışması sonucu göl bu şekilde tepki veriyor" ifadelerini kullandı.

 

"Van Gölü için tek bir damla kirli su dahi çok fazla"

Kirliliğin devam etmesi halinde gölde ciddi ekolojik sorunların yaşanacağını belirten Akkuş, "Eğer bu kirli sular göle bu şekilde karışmaya devam ederse, zaten kirliliğe karşı kırılgan bir yapıda olan göl için iyi şeylerden bahsetmemiz mümkün değil. Özellikle kıyı kesimlerde bir süre sonra kötü kokular oluşacak ve buradaki su kuşları ile inci kefalleri bu durumdan olumsuz etkilenecek. Bu saatten sonra Van Gölü için tek bir damla kirli su dahi çok fazla" dedi.

"Doğal kaynakların parayla bir karşılığı yok"

Van Gölü’nün korunması için arıtma tesislerinin tam kapasiteyle çalıştırılması gerektiğini vurgulayan Akkuş, "Doğal kaynakların parayla bir karşılığı yok. Van Gölü’nün maviliğini, güzelliğini parayla alamazsınız. Bu yüzden ülkemizin nazar boncuğu olan Van Gölü’nün korunması için her türlü tedbirin alınması ve arıtmaların tam kapasiteyle çalıştırılması gerekiyor" şeklinde konuştu.