Artık siyasetin normalleşmesi lazım..
Sivil siyasetin önünün açılması ve koşullarının oluşması gerek…
Bu gerilim ve kutuplaşma ortamından ülkemizin mutlaka çıkması gerek…
Artık belediyeleri kayyumlar değil sivil yönetimlerin yönetmesi ve bunun da seçimle olması lazım…!
Suçlu kimse terörle iltisaklı kim yâda kimler varsa hesabı sorulmalı.
Devletin kaynakları başta PKK olmak üzere kime akıtılıyorsa hesabı sorulmalı..
Ama kayıt ve görüntüleri ile delilli ispatlı olmalı yani insan düşmanına bile mert olmalı iftira atmamalı…
Devletin malını çalan, çırpan, fitne fesat, huzursuzluk çıkaran kim varsa gözünün yaşına bakılmasın..
Devletin malını terörist çalınca kötü öldürün onu, devleti sevdiğini iddia eden çalınca görmezden gelenleri de çalanlarla birlikte terörist ilan edilmeli..
Kayyumların atanmasına yol açacak her türlü yanlıştan vaz geçilmeli…
Burada DEM’e çok iş düşüyor..
Ya kendisini ve söylemlerini düzeltecek siyaset yapacak..
Yada ne olsa her türlü seçiliyoruz kimi bıraksak kazanacağız deyip sadece seçilmek için çalışmayacak….
Yani…
DEM, PKK’nın silahlarının gölgesinde siyaset yapmayacak.
PKK’nın boyunduruğundan kurtulacak bağımsız davranacak..
DEM’deki sessizliğin nedeni nedir?
Van’da son seçimlerde seçim üstünlüğünü elinde bulunduran DEM neden kazanırsa bu şehri nasıl yöneteceğini açıklamıyor..
DEM’in bu şehri nasıl yöneteceğine dair bir fikri, projesi, yol haritası var mı mazeretlerin arkasına sığınmadan…
DEM’lilerin sıkça dillendirdiği kayyum atayacaklar korkusu mu var?
Van halkının merakla beklediği ve DEM’e sorduğu sorular var..
Seçimleri kazanırsanız….
PKK’nın KCK gibi DEM’li belediyelere geçmişte atadığı kayyumlara ses çıkaracak mısınız?
Her gün gençleri sokaklara döküp yürüyüş eylem, esnafın camlarını kırmalar, kepenk indirme eylemleri yapacak mısınız?
Esnaftan iş insanlarından haraç alacak mısınız?
Sizin gibi düşünmeyen ve sizi eleştiren gazetecileri tehdit edecek misiniz?
Belediyeleri kazandığınızda herkese eşit davranacak mısınız?
İş alımlarında işe ihtiyacı olanlara eskisi gibi bedel ödememişseniz sizi işe almayacağız mı diyeceksiniz?
14-15-16 yaşlarında çocukları belediyeler eliyle çeşitli eğitim alanları açılarak dağa kaçırılmasını sağlayacak mısınız?
Soruyorum sizlere küçük yaştaki çocukların yeri dağ mı? Okul mu?
Bu çocuklar bu küçük yaşlarda hiçbir fikre sahip değilken ailelerini evlerini yıkarak dağa kaçırılması hangi insanlığın, hangi inancın, fikrin kabul edeceği bir durumdur?
Bırakın çocuklar okusun kendi yolunu hür ve özgür iradeyle kendisi seçsin..
DEM seçime giderken kayyumun atanması için inadına yasak yöntemleri denerse sorunu uzakta aramaması lazım..
DEM’nin bütün boyutları ile kendisini sorgulaması ve özeleştiri yapması lazım..
Biz nerede hata yapıyoruz demesi DEM’nin kendisini düzeltmesine neden olacak.
Van’da siyaset çok açıkça kamuoyu önünde, ekranlarda, radyolarda, gazetelerde, haber sitelerinde siyasiler tarafından şeffafça tartışılıp konuşulmuyor.
Medeni, gelişmiş, sorumluluk sahibi siyasiler kamuoyunu bilgilendirmek için basın aracılığıyla düşüncelerini ve yapacaklarını anlatması lazım.
Birkaç gazeteci köşe yazarak tahlil ve değerlendirme yapıyor..
Oysa olması gereken bütün partilerin il ve ilçe başkanları ve aday adayları şehrin sorunlarını delilleri ile açıklayıp çözümü noktasında fikirlerini açıklamalıdırlar.
Sorunları nasıl çözeceklerini Van’ı nasıl yöneteceklerini açıklamalıdırlar…
Neredeyse bütün muhalif partiler hep eleştiriyor ama Van’ı nasıl yöneteceklerine dair söz eden yok..
Van’da ya konuşulmuyor konuşulunca da kaos ortamı oluşturuluyor..
Muhalefetin ülke genelinde olduğu gibi yerelde de kendisine insanların güvenmesi için inandırıcı ve güvenilecek ikna edici açıklamalar yapması lazım..
Açıklananlara bakılınca birilerinin mutluluğu birilerinin aşırı hüznüne dönüşecek endişeleri hâkim…
Her şey yerle bir edilecek ve bir yıkım başlayacak korkusu var halkta..!
Her iktidar bir önceki iktidarın yaptıklarının intikamını alıyor.
Affedicilik, insan kazanma yok siyasette..
Rovanşist bir siyaset işliyor…
Oysa her gelen iktidar bembeyaz yepyeni bir sayfa açacağız diyor…
Doğruya yanlışa, haklıya haksıza bakılmaksızın nefret kin intikam duygusuyla hesap soruluyor…
28 Şubat, Ergenekon, derin devlet operasyonları, Fetö, faili meçhuller, Gezi yürüyüşü, 6-8 Ekim, KCK, ya yapılan operasyonlar gibi konuların derinliği çok geçmişe dayanıyor…
Dün kapkara gösterilen benzeri olay ve yapılan operasyonlar, yeni gelen iktidar yâda muktedirler tarafından pirüpak gösterilebiliyor…
DEM seçmeninden bazı kesimler başta DEM olmak üzere siyasete ve siyasetçilere güvenmiyor. Kürt meselesi derken ne anlamalıyız Kürt meselesine dair düşüncelerini ve çözümü artı ve eksileri ile yanlış ve doğruları ile birlikte kimsenin karnından konuşmadan açıkça tüm Türkiye önünde açıklamazlarsa oy vermeyeceğiz diyor…! HDP’nin de Kürt meselesi konusunda Kürtleri aldattığını düşünen Kürt seçmen sayısı azımsanmayacak kadar fazladır…
Hatta şunu da söylüyor DEM seçmeni, artık eskisi gibi çantada keklik değiliz DEM yöneticileri yanlış anlaşmalara girerlerse hiçbir partiye oy vermeyeceğiz ve DEM’li siyasileri de kararlarımızla cezalandıracağız diyor…
Türkiye’de yerelde ve genelde iktidar değişirse yukarıda saydıklarıma, FETÖ ve PKK’yı da ekleyerek, intikamcı bir yıkım projesi başlayacağı herkesin en büyük endişesi…
Bir tarafta devlette devamlılık esastır sözleri, diğer taraftan oy almak için her yolu deneyen siyaset tüccarları…
Halk DEM’in konuştukları ile yaptıkları birbirini tutmuyor diyor nasıl güvenelim bize hiç güven vermiyor diyor....
Kararsız olan bir çok vatandaş ile yaptığım görüşmede kime oy vereceğimizi şaşırmış durumdayız diyor..
Yani DEM ne olduğunu açıklamazsa bu bulanık suda boğulan çok olur.
Mesela dikkatimi çekti. Her cenazeye giden, hatta topluca gezen DEM CENAZE HEYETİ, acaba başınız sağ olsun mu diyor?
Allah rahmet eylesin mi diyor?
Acaba elFatiha derken, neyi okuyorlar?
Cidden merak ediyorum.
İnanmadığınız ama siyaseten inandığınızı iddia ettiğiniz Kuranı kerimi neden okuyorsunuz?
Bu konuda hiç net değiller. Halkın da kafası karmakarışık…
Niye biliyor musunuz? Merhum için: X’te “Yıldızlar yoldaşı olsun.” diye taziye mesajı yayınladılar.
Bu ne yaaa???
Van’da taziyeye giden Dem Partililer, baş sağlığı dilerken ölen için “Yıldızlar yoldaşı olsun.” diyebilirler mi?
Bu iki yüzlülük değil mi??