Yürektürk: Ek zamsız refah olmaz
Van'daki kamu çalışanları, Türkiye Kamu-Sen Van İl Temsilciliği önderliğinde, Van Defterdarlığı önünde bir araya geldi. Türkiye Kamu-Sen İl Temsilcisi Selçuk Yürektürk, memurlar ve emekliler, ek zam ile refah payı taleplerini dile getirerek, alırken bonkör olanların, verirken cimri olduğunu vurguladı.
Türkiye Kamu-Sen, 2025 yılı için kamu çalışanları ve emeklilere yapılan zam artış oranlarına tepki göstermek amacıyla, ülke çapında eş zamanlı bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Van'da da düzenlenen basın açıklamasında kamu çalışanları ve emeklilerin geçim zorluklarına dikkat çekilerek, zam oranlarının yetersiz olduğu vurgulandı.
Kamu-Sen Van İl Temsilcisi Selçuk Yürektürk, yaptığı açıklamada memurun ve emeklinin gözden çıkarıldığını ifade ederek, gelire göre vergi alınması gerektiğini ve açıklanan enflasyon oranıyla zam oranı arasında dağlar kadar fark olduğuna dikkat çekti.
"ALIRKEN ŞAHİN OLANLAR, VERİRKEN GÜVERCİN OLDU"
2024 enflasyonunun %44,38 olarak açıklandığını ve son 6 aylık dönemde memur ve emeklilerin maaşlarının %5,75 eridiğini belirten Başkan Yürektürk, "2025 yılının ülkemize ve milletimize hayırlara vesile olması, bolluk, bereket ve refah getirmesi temennilerimle sözlerime başlamak istiyorum. Ama enflasyon rakamlarının açıklanması, memur ve emekli zamlarının belli olmasıyla, bu umudumuzu kaybettiğimizi de üzülerek söylemeliyim. Hepimizin bildiği gibi 2024 enflasyonu %44,38 oldu, son 6 aylık dönemde memur ve emeklilerin maaşlarının %5,75 eridiği resmi olarak açıklandı. Geçtiğimiz yıl kira %58,5; gıda %43,6; okul %91,6; sağlık %47,6; haberleşme %34; giyim %32,8 zamlandı. 2025 yılı için de enflasyonun en düşük %21 tahmin edildiği bizzat Merkez Bankası tarafından açıklandı. Durum böyleyken yeniden değerleme oranı da %43,93 olarak belirlendi. Motorlu taşıtlar vergisi, emlak vergisi ve diğer vergi ve cezalar bu rakama göre artırıldı. Yani kamu, kendi alacaklarına %44 zam yaptı. Memur ve emekliye geldiğinde ise %6+%5 yeter dedi. Alırken şahin olanlar, verirken güvercin oldu. Alırken bol kepçe kullananlar, verirken kaşığı bile çok gördü. Alırken bonkör, verirken cimri oldular. Bütün harcamalar %40'ların üzerinde artmışken maaşlara kümülatif %11,3 zam yapmayı yeterli gördüler" dedi.
"REFAH PAYI OLMAYAN MAAŞ ARTIŞINA ZAM DENMEZ"
Maaş zamlarının piyasa gerçekleriyle örtüşmediğini belirten Başkan Yürektürk, "Biz diyoruz ki; nimette külfette adalet olsun. Maaş zamları piyasa gerçekleri ile örtüşsün. Pasta büyüyorsa payımız da büyüsün. Memurun emeklinin yüzü gülsün. Ekonomideki olumsuzlukları memura, emekliye mal ederseniz, toplumu enflasyon canavarına kurban verirsiniz. Çalışanları sürekli fakirleşen millet, gelişemez, ilerleyemez. Enflasyon farkı sıfır zam demektir; o da sonradan verilen bir telafidir. Bu maaş politikası ile kamu memur ve emekliliğe karşı sürekli borçlanmaktadır. Elma ile armutu toplayıp enflasyon farkı ile cüzi bir artış yapıp bunu da memura emekliye zam diye anlatmayın. Milletten hangi oranda alıyorsanız, çalışanınıza emeklinize de o oranda zam verin. İçinde Adalet olmayan maaş sisteminin refah getirmesi mümkün değildir. Memuru, emeklisi mutlu olmayan ülkenin mutlu olması mümkün değildir. Refah payı olmayan maaş artışına zam denmez. Bu yapılan ön ödemeli enflasyon tazminatıdır. Kaldı ki resmi enflasyon hedefinin %17,5 olduğu yerde %6+5 zam izaha muhtaçtır. Bu, açıkça maaşlar 6,5 puan eriyecek demektir. Bu, açıkça ben sizi enflasyona ezdireceğim demektir. Biz ne bu ay verilecek olan %11,54 'ü ne de 2025 yılının tamamı için öngörülen kümülatif %11,3'ü zam olarak kabul etmiyoruz" diye konuştu.
"MEMUR, EMEKLİ HAKKI OLMAYANI İSTEMİYOR"
Memur ve emeklilerin ödediği verginin sürekli arttığını belirten Yürektürk, "Enflasyon buysa o zaman zam nerede? Yok, eğer bu zam ise o zaman enflasyon nerede? Bütçe açık veriyorsa, bunu memurun emeklinin rızkından kesip kapatmayın. Zaten alım gücü sürekli düşerken, daha fazla fedakarlık beklemeyin. Memurun, emeklinin gelirinin artmadığı ortamda bir de ödediği vergi sürekli artıyor. Bu da yaşam maliyetlerinin maaşlardan fazla artması sonucunda katlanamaz neticeler doğuruyor. Memur, emekli hakkı olmayanı istemiyor. Başkasının kaynağını bize aktarın demiyor. Milli gelire yaptığı katkının, alın terinin, emeğinin hakkını istiyor. Hepimiz milletimiz ve devletimiz için her türlü fedakârlığı yaparız. Ancak bu fedakârlık adil ve eşit dağıtıldığında anlam kazanır. Fedakârlık yapanların üstüne basarak yükselenlerin olduğu yerde refahı da kimlerin alacağı bellidir. Öngörülebilir ekonomi anlayışı ile çıkılan yolda memur ve emekliye eksi %6,5 zam mı reva görmek memurun ve emeklinin gözden çıkarıldığının ifadesi midir? Biz Türkiye Kamu-Sen olarak memur ve emekli maaşlarının yeniden değerleme oranına güncellenmesini üzerine refah payı eklenerek gerçek anlamda bir zamma kavuşturulmasını talep ediyoruz" ifadelerini kullandı.
"MEMURLARIN GELİR VERGİSİ DİLİMİ %15'TE SABİTLENSİN"
Ek zam ve refah payının kalıcı bir biçimde düzenlenmesini istediklerini söyleyen Yürektürk, "Gelir vergisinin adil bir biçimde düzenlenmesini herkesin kazancı ile orantılı bir vergilendirmeye tabi tutulmasını bekliyoruz. Bunun için de memurların gelir vergisi dilimi %15'te sabitlensin diyoruz. Bütün ödemeler, bilhassa ilave ek ödeme emekli maaşına eklensin, emeklinin de yüzü gülsün evi şenlensin istiyoruz. Birinci dereceye gelen tüm memurların ek gösterge rakamlarının 3600'e yükseltileceği sözü, unutulmasın diyoruz. Maliye yetkililerinin, kamu çalışanlarını her sıkıntılı durumda başvurulacak ekonomik kaynak olarak görmekten vaz geçmesini bekliyoruz. Maaş sorununa kökten çözüm üretecek politikalar belirlensin diyoruz. Aksi halde ek zamsız refah olmaz, bu zamla karın doymaz" dedi.
Türk Büro-Sen Van Şube Başkanı Ömer Özgüven'in de katılım sağladığı basın açıklamasının ardından, sendika üyeleri sessiz bir şekilde ayrıldı.
VAN BÖLGE GAZETESİ: HACI YILMAZ