A. Baki KARACA


VALLAHİ BIKTIK SİZDEN VE SİZİN GİBİLERDEN!....

VALLAHİ BIKTIK SİZDEN VE SİZİN GİBİLERDEN!....


Yine şehrimizde hareketli günler yaşanıyor.

Abdullah Zeydan’a hapis cezasının çıkmasının ardından kayyum mu gelecek beklentileri hâkim oldu. 

Kayyumu isteyenler olduğu gibi istemeyenler de var tabi, hatta DEM partililerin çoğunun kapalı kapılar ardında DEM’li belediyelerin Van’ı yönetemediği belediyeciliği bilmediği ve aşırı torpille kendi yakınlarını işe almaktan başka bir şey bilmediği birçok haksızlık yapıldığı için kayyum gelse bunlardan daha iyidir diyenler de var…

Halktan oy almanın anlamı halka hizmettir tabii ki… Ama halka hizmetin de kuralları vardır. Öyle içinden geldiği gibi veya kendine göre kanunlarla halka hizmet edilmez. Bunun için seçildiğin göreve dair ölçütler de önemlidir. Bu ölçütler de kamusal anlamda önemli ve değerlidir.

Nitekim Başkan da bu devletin kanunlarıyla göreve atandı.

Bu halkın oyları ve devletin kanunî prosedürleriyle…

Yani hemşerim kanunsuz hiçbir şey olmuyor!

Belediyecilik hiç kimsenin babasının malı değildir. Öyle istediğin gibi tasarruf edemezsin.

Ha devlet göreve atadıktan sonra bu kez denetleme görevi devreye girer. Kimse belediyenin sahibi değildir, bunu bilsin diye…

Öyle keyfine göre adam alamazsın mesela… Kayyım dönemine veryansın edip işe alınanlar şaibelidir deyip şaibeli atamalar yapamazsın! Mesela DEM Partililer bile Abdullah Zeydan’ın atamalarından rahatsız! İşe alım ilanlarını eski ilanların altına koyup ilana çıkmak ne demek?

Zeydan diyor ki, onlar haksız alımlar yaptı, ben de gizli alım yapayım. Neden? Çünkü kendi partililerimden de gizlenecek günahlarım var benim.

Nitekim öyle de oldu. Eskiyi bahane edip birçok işçi çıkardı ve yeni alımlarını da nedense çevresinden ve tanıdıklarından seçti… Demlilerin bile haberi olmadı.

İşsizlikle boğuşan Van’da belediyelerin adrese teslim bir günlük göstermelik ilanlarla el altından personel alımı yapmaları Van halkı tarafından hem tepki hem de şaşkınlıkla karşılandı..

Belediyenin resmi web sitesinde yer alan duyurular kısmında yayımlanan personel alımı ilanının önceden yayımlanan duyuruların altında yer alması ise pes dedirtti.

Van’ın en büyük sorunu olan işsizlik sorununu hiçe sayarak yoksulların ekmeği ile oynayan, Van’da DEM Partili belediyeler tarafından personel fazlalığı ve mali durum öne sürülerek 800’ün üzerinde belediye işçisi işten çıkarılmış, sonrasında yapılan işçi alımı akıllara durgunluk vermişti..

Yıllardır kanunsuz, torpille işçi alımı yapılıyor diye tepki gösteren DEM Partili belediyelerin kendileri 10 misli fazlasını yapıyor…

Dikkat ediniz, Dem partililer neyi eleştiriyorsa, neye çok tepki gösteriyorsa ne için bağırıp çağırıyorsa kendileri 10 katını yapıyor birçok örneği karşımızda duruyor.

Demli belediyelerin 10 aylık süre içinde hiçbir iş yapmamaları sadece kendilerinden öncekileri eleştirmeleri, hatta seslerini çokça yükselterek kendilerini haklı gösterme çabaları tam da Van’a hizmet edememenin suçluluk psikolojisi olsa gerek.

Muhalefet demek birilerini eleştirmek yalan konuşmak, iftira atmak anlamına gelmemelidir. 

10 ayda 10 yılın hizmetini yaptık diyor DEM partililer.

Çok ilginç cidden!...

En garibi de Zeydan’ın bir önceki dönemi icraat yönünden eleştirmesi…

İnsaf ya!....

Vali Ozan Balcı’nın bir buçuk yılda yaptıklarını Vallahi tüm Demli belediyeler yapamadı. Hatta İstanbul Belediyesi bile!... Ekrem İmamoğlu çıkmış dört yılda 100 anaokulu yaptık diye övünüyor. Bırak övünmeyi bunu seçim reklamları içine de koyuyor…

Ey Ekrem! Van Valisi senin yaptığını 1,5 yılda yaptı. Üstelik daha düşük bütçeyle… Üstelik 110 değil 112 anaokulu… En modern hâliyle…. 

Ey Abdullah sen ne yaptın on ayda?

Bürokratlarını bile seçemedin. Düşünün Van BŞB’nin Kültür Daire Başkanı on ayda iki defa değişti!

Daha ben ne diyeyim…

Adam “intikam duygusuyla” eski bürokratları biçti… Yüzlerce sürgün yaptı. Kendi kadrosunu kurarken diğerlerine zulmetti. Ama kendi kadrosunu da on ay içinde parçaladı. Üst düzeyde on ayda birçok kıyım yaşandı.

Ya Demli adam diyor kayyım gelse de bu adamdan kurtulsak!

Adam kendisini devlet sanıyor. Kibir, gurur… 

Adam kendisine öyle güveniyor ki, dünyanın en büyük ordularından Türk askerine laf söyleme cüretinde bulunuyor. Bırakın lafı tehdit ediyor!

Sonra da gelip beni halk seçti, müsaadeniz olursa devlete kafa tutmaya devam edeceğim!

Sen kimsin ki?

Bu devlet sana mazbatayı verdiği gibi seni oradan indirmesini de bilir.

Örnek almak istiyorsan geçmişe bakman kâfi…

Ya Demliler de bıktı bu adamlardan…

Madem bu adam kendisini dev aynasında görüyor;

Madem bu adamın dili ve geçmişi karanlık, neden belediye başkanı adayı yaptınız?

Demli yetkililerin gözü geçmişten hiç mi ders çıkarmaz.

Onlara oy verenlerin kabahati ne?

Ne yani orduya kafa tutan adama ceza vermeyecekler mi? Kanun bu kadar açıkken… Madem öyle niye seçilmesine izin verdiniz. 

Devlet de izin verdi demeyin, çuvaldızı önce kendinize batırın, ders çıkarın ve aynı hatayı tekrarlamayın.

Vallahi bıktık sizin bu yaralı, sakıncalı adamlarınızdan…

Tüm Türkiye bıktı…

Yeter Ya!...

Van’a bunu yapmaya kimsenin hakkı yok!

Aklımda deli sorular var ama çoğu Demli kardeşlerimden geliyor…

Ya Zeydan kendisini kayyımla mukayese ediyor… Ben çok başarılıyım diyor… Söylediklerine akıl sır erdirilemiyor…

Ozan Balcı, bir buçuk yılda yaptıklarını kitap yaptı. Zeydan ve avenesi bu kitaba bir göz atsın… Vallahi okumaları ve icraatları hesap etmeleri aylarını alır…

Sen başkan olarak bu yapılanları yalanladın mı, yok!

Peki, ben de bunları yapacağım dedin mi, yok!

Ne yaptın o zaman….

Kıyım…

Atamalarda usulsüzlük…

Talan….

Yalan, dolan….

Var biraz da sen oyalan!...